Gündem

Bakan Akdağ: İnternet Satışı Yapan 5 Binin Üzerinde Site Kapatıldı

 Sağlık Bakanı Recep Akdağ, bitkisel ürünlerin satışına yönelik vatandaşların dikkatli olmalarını isteyerek, “Beş binin üzerinde internet sitesini kapatıldı. Ancak özellikle bu uydu yayınlarına gücümüz yetmiyor. Bu konuda sağlık okuryazarlığını artırırsak, bu meseleyi çözeriz.” dedi.


Akdağ, bakanlığının 2017 Yılı Bütçesinin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Türkiye’de hemşire sayısında sorun bulunmadığını ancak hekim ihtiyacının olduğunu vurgulayan Akdağ, kendisinin Türkiye’de ilk defa Genel Kurulda “Hekim sayısı eksik, tıp fakültelerine fazla öğrenci almamız gerekiyor’ dediğinde eleştirildiğini belirtti. Akdağ, hekimlerin görev yaptığı yerlerde dağılım dengesizliği olduğu yönünde açıklama yapıldığını anımsatarak, “Eğer yetiştirmek isterseniz, yetişir.” ifadesini kullandı.

Akdağ, bu konuda YÖK ile çalışma yaptıklarına değinerek, “Müfredatları çok yakınen takip edeceğiz. Eğer uzmanlık öğrencisi bulunduğu yerde yeterli eğitimi alamamışsa, biz onların diploması için başka bir üniversiteye gitsin, orada tecrübesini kazansın diye bunun üstünde duracağız.” diye konuştu.

-“SUT fiyatları artırılacak”

Sağlık Uygulama Tebliği’nin (SUT) fiyatlarının artırılacağına işaret eden Akdağ, bunun başka bir yolunun olmadığını aktardı. 

Akdağ, temel sağlık hizmetleri tarafından borçların tahsil edilemediğine ilişkin olarak, “Belediyelerden paraları alamıyoruz. Belediyeleri icraya verebiliriz aslında. Bir de il Özel İdare var. İçlerinde CHP, HDP ve AK Partili belediyeler var. Silebiliriz de. Niye silmeyelim. Ben silmeye de varım.” değerlendirmesinde bulundu. 

Akdağ, kendisine yönelik, ‘Sizin bu uygulamalarınız komünist ülkelerde olur’ denildiğini belirterek, şöyle devam etti:

“Neden söylendi? Çünkü, 2008’de özel hastanelerin doktor istihdamı ile ilgili kurallar getirdik. ‘Özel hastane de olsanız, bizim doktor ihtiyacımız var ve bundan daha fazla doktor istihdam edemezsiniz’ dedik. Bunları getirdiğimizde bu denildi bana. Biz, işimizi yapmaya çalışıyoruz. Hizmet alım yöntemleri bana göre, kamunun güçlü şekilde hizmet vermesinin en kestirme yollarından biridir.

Bir ülkede sağlık hizmet sunumunun yüzde 25’ini azami yüzde 30’unu özel sektör aşmamalıdır. Bununla ilgili tedbirleri devlet koymalıdır. Koyarsanız, orayı da kontrol etme şansınız olur. Koymazsanız, Şili’deki, Güney Afrika’daki gibi başınızın belası olur. Türkiye’de böyle bir sorun yok. Çünkü, özel sektörün büyümesi tamamen kontrol altında.” 

– “Beş binin üzerinde internet sitesi kapatıldı” 

Akdağ, bitkisel ürünlere yönelik yaptığı açıklamada, “Biz, bunlar için klinik çalışma istemiyoruz. Yönetmeliğimiz, Avrupa Birliği yönetmeliğiyle benzeşiktir. Bunlar için yurt içinde 15, yurt dışında ise 30 yıldır kullanılıyor olmasını istiyoruz ve bunun kanıtlanmasını istiyoruz.” dedi.

Bu alanda sıkı denetim yapıldığını vurgulayan Akdağ, “Beş binin üzerinde internet sitesini kapatıldı. Ancak özellikle bu uydu yayınlarına gücümüz yetmiyor. Bu konuda sağlık okuryazarlığını artırırsak, bu meseleyi çözeriz.” diye konuştu.

Akdağ, vatandaşları, güvenli olmayan internet sitelerinden ürün almamaları konusunda uyardı. 

 – “Göçmen sağlığı merkezlerinin sayısı 500’e çıkartılacak” 

Göçmen sağlığı merkezlerinin sayısının 500’e çıkartılacağını belirten Akdağ, bunların eski sağlık ocakları ile sağlık merkezleri arasında bir yapıya sahip olacağını bildirdi. Akdağ, “Müracaat eden 600 Suriyeli doktordan bizim denkliğini kabul ederek, ‘bu işi Türkiye’de yapabilir’ dediklerimizi buralarda görevlendireceğiz.” ifadesini kullandı. 

Bölgesel kan merkezlerinin bulunduğunu anımsatan Akdağ, bu alanda Türkiye’nin büyük bir tarih yazdığını vurguladı. Akdağ, geçmişte kan temininde sıkıntı yaşandığını dile getirerek, az sayıda hastanenin kanı kendisinin temin etme yönünde bir uygulamaya gittiğine işaret etti. Akdağ, “Bunu da bitiriyoruz. Onlara geçici bir süre için izin vermiştik. Şu anda Türk Kızılayı 2017 içinde 2 milyon 700 bin ünite kan toplayabilecek.” diye konuştu.

-“Türkiye’de uyuşturucu kullanımı çok yüksek değil”

Akdağ, uyuşturucu konusuyla ilgili olarak toplumda ciddi farkındalık oluştuğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Gerçekten her Bakanlık kendi üstüne düşeni yapmaya başladı. Biraz zamana ihtiyaç var. Uyuşturucudan ölüm sayılarında artış var, evet. Bu program da bunun için kuruldu zaten. Ele geçirilen uyuşturucu sayısında çok büyük artış var. 

Mesela, uyuşturucunun yaygın olduğu yerlerde narkotimler oluşturuldu, öğretmenlere eğitim verildi, aile hekimlerine ve ailelere eğitim verildi. Şu anda tedaviden sonraki sosyal rehabilitasyon istihdamını da içine alan sosyal rehabilitasyon açısından daha işin başındayız.

Türkiye’de uyuşturucu kullanımı çok yüksek değil. Avrupa ile kıyaslanamayacak kadar düşük, ama artırmamalı. Yol yakınken tedbirlerimizi alalım.”

Damacana suların güvenliğine ilişkin Akdağ, “Damacanaların 75 kez kullanım hakkı vardı, yine 75 kez kullanım hakkı var. Damacana sular için hiçbir Avrupa ülkesinde olmadığı kadar sıkı bir takip var Türkiye’de. Yakın bir takip yapıyoruz. Takipleri sıklaştırmamız gerekebilir. Bu husustaki yönetmeliklerimiz, Avrupa Birliği ile uyumlaştırılmış yönetmeliklerdir. Radyasyon açısından belli periyodlarla bakmak lazımsa ona da bakarız.” dedi. 

Akdağ, 2015’te 97 bin, 2016’da ise şu ana kadar 120 bin gebeye eğitim verildiğini ve bu sayıların gebe okullarında daha da artırılacağını kaydetti.

Görüşmelerin tamamlanmasının ardından, Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2017 yılı bütçesi komisyonda kabul edildi. 

Kamupersoneli.net / AA