Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan: " Polis Akademisi Kapıları Onlara Kapalı!"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan : ” Türkiye, 15 Temmuz gecesi Polis Akademisi’nin bu yeni insan kaynağı ve eğitim stratejisinin ne kadar isabetli olduğunu bizzat yaşayarak görmüştür. Bu vesileyle 15 Temmuz darbe girişimine karşı verdikleri kahramanca mücadele sırasında şehit olan tüm kahraman kardeşlerimizi özellikle de 63 Polisimizi rahmetle , minnetle yad ediyorum. Rabbim hepsinin mekanlarını cennet eylesin inşallah. 15 Temmuz gecesi bombalanan ve en çok şehidin  verildiği Gölbaşı Özel Harekat Merkezinin hemen yanıbaşında yaklaşık 800 Polis Akademisi öğrencisi ve idarecisi de bulunuyordu.

O KARDEŞLERİMİZDE GAZİDİR

Ben bu kardeşlerimi de gazi olarak görüyorum. Aynı zamanda Didim’de kampta bulunan Akademi öğrencilerinin de darbecilere karşı kullanmak üzere her türlü tedbiri alarak sabaha kadar teyakküz halinde beklediklerini biliyorum. Onlara da teşekkür ediyorum. Darbe gecesi mücadelenin en ön saflarında, son yıllarda akademiden yetişmiş genç amir ve polis memuru kardeşlerimi görmekten memnun olduğunu belirtmek isterim. Bu tablo doğru yolda olduğumuzun işaretidir. Polisimiz artık şu grubun, bu kesimin değil, sadece ve sadece Türk milletinin, Türk devletinin polisi olacaktır. Polis Akademisi , Akademi Başkanlığı, Güvenlik ve Adli Bilimler Enstitüleri, Polis Amirleri Eğitim Merkezi, PMYO’lar bu anlayışla çalışmalarını sürdürmektedir. Akademinin kapıları şartları tutan evlatların tamamına açıktır. Akademiye girmek için tek ölçümüz ülkesine ve milletine sadakatle bağlı olmak, başka hiç bir yere değil, sadece Türkiye Cumhuriyeti devletine hizmet etmektir.

RUHUNU ÖRGÜTLERE SATMIŞ KİŞİLERE YER YOK

Ruhunu Pensilvanya’ya, Bölücü terör örgütüne veya başka bir illegal yapıya satmış hiç kimseye bu akademinin çatısı altında da şehit kanları sulanmış, bu mübarek topraklarda da yer yoktur olamaz. Kariyerini , ilişkilerini, beklentilerini, milletinin devletinin üzerinde tutan zihniyeti bir daha geri dönüşü olmayacak şekilde ortadan kaldırdık, kaldırmaya devam edeceğiz. Çünkü bu kurum milletin kurumu, devletin kurumudur. Ve sadece onlara hizmetle mükellef insanlar yetiştirmekle görevlidir. Müslüman aynı delikten iki kez ısırılmaz. Bu şuurda olacağız. Geçmişte yapılan hatalardan, gereken dersleri çıkararak, kendimize yeni ve aydınlık gelecek kurmakta kararlıyız. Bu konuda en büyük görev, işte yeniden yapılandırdığımız Polis Akademisinin idareci ve öğrenci mensupları olarak sizlere düşüyor.

2200 YILLIK DEVLET GELENEĞİNE SAHİBİZ

Yeni Türkiye’yi inşallah gerek saygıdeğer hocalarımız, gerekse sevgili öğrencilerimiz, sizlerle birlikte inşa edeceğiz.  İnsanlar gibi, devletlerin ve toplumların hayatları da sürekli değişen, insanlar doğar, gelişir, büyür ve ölür. Devletler aynen böyledir. Gelişen , yenilenen dinamik bir yapıya sahiptir. Türkiye gibi çok farklı kadim medeniyetlerin, kadim geleneklerin mirasçıcı bir ülkede bu değişimler inişleri ve çıkışlarıyla çok daha sert yaşanıyor. Biz Cumhurbaşkanı Forsluğunda ifadesini bulan Devletler ile 2200 yılı aşan bir devlet geleneğine sahibiz.  Sevgili gençler, biz kabile devleti değiliz ha, biz çadır devleti değiliz. Biz medeniyetler inşa etmiş, bir devlet geleneğinin ta kendisiyiz. Biz onurlu, gururluyuz. Ama bu geleneğin içinden geldiğini zanneden bazı gafiller işte 15 Temmuz’u yapmışlardır. Bedelini ağır ödediler, ödemeye devam edecekler.

HALA BU GAFLETİN İÇERİSİNDE OLANLAR VARSA KENDİLERİNE GELSİNLER

Hala bu gafletin içerisinde olanlar varsa bir an önce kendilerine gelmeli. Bizler mensubu olduğumuz inanç itibariyle 1400 yılı aşkın kesintisiz bir medeniyet geçmişimiz var. Anadolu merkezli ilk devletimiz 1075 yılında İznik’te kurulan daha sonra merkezini Konya’ya taşıyan Türkiye Selçuklu Devleti’dir.  Osmanlı Söğüt ‘de dikilen çınarın 600 yıl boyunca 3 kıta , 7 iklimi kucakladığı dünya tarihinin sayılı devletlerinden biridir.  

O BURNUMUZUN DİBİNDEKİ YERLER BİZDEN ALINDIĞINDA İFTİHAR EDENLER OLDU

Türkiye Cumhuriyeti ise yapabileceğimiz tüm fedakarlıkların ardından elimizde kalanla kurduğumuz son devletimizdir. Türkiye Cumhuriyeti ilk devlet değil kendimizi aldatmayalım. Biz daha şurada , daha yeni cumhuriyetin kuruluşunun biraz öncesinde yaklaşık 3 milyon kilometre karelik topraklara sahiptik. Düştük 780 bin kilometre kareye geldik. Lozan ifadesini kullandığımda birileri rahatsız oldu, niye rahatsız oluyorsunuz. Lozan’da da 3 milyon kilometre kareden bir yerler yine tırmıklandı 780 bin kilometre kareye kaldık. Burnumuzun dibindeki yerler bizden alındı. O burnumuzun dibindeki yerler bile bizden alındığında onunla iftihar edenler oldu. Nasıl oluyor ? elindekini veriyorsun hala başarılı çıktık diyorsun. 

DEVAM EDECEK