Gündem

Maliye Bakanı Naci Ağbal: "Bundan sonra yedi düvel korksun"

Maliye Bakanı Naci Ağbal, “Belli ki son sıkacakları kurşun olarak bu kalmıştı, 15 Temmuz gecesi Silahlı Kuvvetlerin içindeki unsurlarını harekete geçirdiler.” dedi.

Ağbal, Demirözü ilçesi Kaymakamı Zihni Yıldızhan ve Belediye Başkanı Selami Ersen’i makamında ziyaret etti ve Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişimi sonrası ilçede ortaya konulan irade dolayısıyla kutladı.

İlçe merkezinde vatandaşlara hitap eden Ağbal, Türk milletinin büyük bir badireyi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, milletin, kamu kurumlarının, polisin ve askerin dirayetli duruşu sayesinde atlattığını söyledi.

Ağbal, milletin, çok önemli bir sınavı kazandığını ve adeta tarih yazdığını belirterek, “O gece darbeyi planlayanların mutlaka bir hesabı vardı ama Allah’ın da bir hesabı vardı. Allah’ın hesabı, bütün hesapların üzerindedir. O gün bu millete, bu ümmete Rabbim yardım etti, darbeyi planlayanların başlarına bu darbeyi yıktı.” diye konuştu.

Genç yaşlı, kadın erkek her düşünceden insanın bir araya gelerek darbe girişimine karşı dimdik ayakta durduğuna işaret eden Ağbal, şöyle devam etti:

“Nedir bu milletle uğraşmak? Bu millet sürekli belli dönemlerde bu tür kalkışmalara, girişimlere muhatap oluyor. Bu millet ne zaman başını kaldırsa ne zaman ileriye gitse iç ve dış güçler bir araya geliyor, bu milleti aşağıya çekmek istiyor. Böyle bir girişim gene hep beraber gösterdiğimiz kararlılık sayesinde halloldu. İçimize sinmiş, kamu kurumlarına yuvalanmış, polisimizin, askerimizin içerisine sızmış bir terör örgütü var. Uzun zamandır bunu hem konuşuyoruz hem de bununla mücadele ediyoruz. 17-25 Aralık olduğunda bunun planlı bir terör örgütü girişimi olduğunu ifade etmiştik. Sonraki süreçte bu yapı ile mücadele etmek için hukuk içinde, yasalar çerçevesinde devlet gereken her türlü tedbiri aldı ve almaya da devam ediyor.”

“Bundan sonra yedi düvel korksun”

Ağbal, “Belli ki son sıkacakları kurşun olarak bu kalmıştı, 15 Temmuz gecesi Silahlı Kuvvetlerin içindeki unsurlarını harekete geçirdiler.” ifadesini kullanarak, şunları kaydetti:

“Devletin, milletin topunu, tüfeğini, tankını, helikopterini, uçağını millete doğrulttular, yazıklar olsun. Allah bunları kahretsin, Allah bunlara hiçbir yerde yaşamayı nasip etmesin. İçinden çıktıkları, ekmek yedikleri bir topluma, alicenap bir millete bu hainlik yapılır mı? Bu nankörlüktür. Bunların bütün unsurları nerede olurlarsa olsunlar her birisi tespit edilecek, yuvalandıkları yerlerden çıkarılacaklar ve milletin adaletine teslim edilecekler.”

Hükümetin ilk andan itibaren bu meseleye karşı kararlı bir duruş sergilediğine işaret eden Ağbal, darbe girişimi gecesinde ve sonrasında yaşananlar hakkındaki görüşlerini dile getirdi.

Ağbal, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “kamu kurumları, Silahlı Kuvvetler, emniyet güçleri harekete geçsin” dediğini ancak öncesinde milletine güvenerek, “Sokaklara, meydanlara çıkın. Demokrasimize, milletimize, devletimize sahip çıkın” çağrısında bulunduğunu anımsattı.

Erdoğan’ın çağrısını içinde hisseden milletin en hızlı şekilde meydanlara çıktığını belirten Ağbal, “1071’de de 1453’de de Kurtuluş Savaşı’mızda da Çanakkale Savaşı’mızda da bin yıldır yaşadığımız bu topraklarda bizi var eden milletin içindeki bu iman, inanç ve zorluklar karşısındaki dik duruşudur.” dedi.

Ağbal, milletin dik duruşunu sürdürmesi halinde birliği, beraberliği kimsenin bozamayacağına dikkati çekerek, “Bizler birliğimizi, beraberliğimizi devam ettirdiğimiz sürece bundan sonra yedi düvel korksun. Bundan önce de korkuyordu ama ‘acaba bir şey olur mu? Bu defa farklı bir şekilde tutturur muyuz?’ dediler. Millet öyle bir tokat, tekme vurdu ki tankı da topu da tüfeği de tekme, tokatla yerle bir etti.” diye konuştu.

Silahlı Kuvvetlerin vatanperver komutanlarının o gece, bu alçak girişime karşı son derece onurlu, vatansever bir duruş sergilediğini vurgulayan Ağbal, hepsine teşekkür etti.

Ağbal, “Bu hainler hiçbir şekilde bizim ordumuzu temsil ediyor değiller. Ordumuzun içerisine yuvalanmış bir grup sefil, zavallı, kula kul olan, köle insanlar. Bunlara asla asker demeyin, bunlar asker değiller.” ifadelerini kullandı.

Vatandaşların o gece ellerindeki bayraklarla, sadece yumruklarıyla Boğaz Köprüsü’ne gittiklerini anlatan Ağbal, ellerinde silah, tank, tüfek olmadığını ancak imanları ile orada mücadele ettiklerini söyledi.

Ağbal, 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde şehit olan güvenlik görevlilerine ve vatandaşlara Allah’tan rahmet, ailelerine ve millete başsağlığı diledi.

“Göstermelik bir şekilde ‘geçmiş olsun.’ diyorlar”

Bakan Naci Ağbal, “Şu anda hesap verme zamanı, şu anda hesap görme zamanı. Bu alçaklığı, hainliği yapanların burunlarından fitil fitil bu devlet getirecektir, bu millet getirecektir. Bu hainleri bir daha asla, bu memlekete alçakça bir girişimde bulunamayacak şekilde cezalandıracak. Tabii ki hak, hukuk içerisinde, hukuk devletinin gerekleri içerisinde bu hesaplar onlardan sorulacaktır.” dedi.

Yaşanan darbe girişiminin, her zaman mazlumların, mağdurların yanında olan Türk milletine bir şey daha gösterdiğini vurgulayan Ağbal, “Millet olarak gördük ki bütün bu alçakça darbe girişimine rağmen göstermelik dostlar, göstermelik taziyelerde bulunuyorlar. Göstermelik bir şekilde ‘geçmiş olsun.’ diyorlar. Bizim dostumuz yok, dostumuz kendimiz. Birlik, beraberlik içinde olursak, kardeşliğimizi pekiştirirsek yedi düvele karşı Allah’ın izniyle dimdik ayakta dururuz.” değerlendirmesinde bulundu.

Ağbal, o gece bütün dünya Müslümanlarının televizyon ekranlarının karşısına geçip, Türkiye için dua ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Eğer bugün biz burada dimdik ayakta isek bütün dünya Müslümanlarının o gece hep beraber kıldıkları namazlar, yaptıkları dualar sayesindedir. Niye? Çünkü biliyorlar ki bu ülke, bu millet, bu milletin lideri Recep Tayyip Erdoğan, ne zaman dara düşseler yanlarında. Eğer bu darbeciler o gece, o girişimde bulunurken bu duaları hatırlarına getirselerdi asla böyle bir şeye girişmezlerdi.

Bunlarda ne iman var ne inanç var, hiçbir şey yok. Allah ismini ağızlarına almalarına hiç aldanmayın, arka perdede ilişki içinde oldukları diğer yapılara baktığınız zaman bunların İslamiyet’le hiçbir ilişkisi yok. Öyle sinsice bir örgüt ki milletin içerisine girip millete nifak sokup milleti içten içten kemire kemire adeta yok etmeye çalışan bir yapı. İnşallah, Allah’ın izniyle bunların hepsinin üstesinden geleceğiz.” 

Ağbal, o gün herkesin al bayrak altında toplanarak o, bu, şu ayrımı yapmadan dimdik bir şekilde darbe girişimine karşı durduğunu söyledi.

Hükümetin görev başında olduğunu kaydeden Ağbal, “Her an bunlarla mücadele etmek için gerekli kararları alıyoruz, gerekli kovuşturmalar, soruşturmalar yapılıyor. Gerek içeride gerekse dışarıda bunların uzantılarını kesin bir şekilde ortadan kaldırmak için her türlü kamu diplomasisi yöntemleri de kullanılıyor ve göreceksiniz bunların her birisi tek tek temizlenecek.” şeklinde konuştu.

Ağbal, bu mücadelenin, kısa süreli bir mücadele olmayacağına işaret ederek, “Bu bir günde, bir ayda bitirilecek bir mücadele değil. O kadar yaygın ve değişik yöntemlerle devletin, milletin içerisine sızmışlar ki bunlarla mücadelemiz uzun süre devam edecek. Burada hepimizin göstereceği kararlılık son derece önemli. Burada, bu tür unsurların sizlere çok farklı görüntülerle yanaşmasına asla müsaade etmeyin, asla nifak tohumları ile muhatap olduğunuz zaman karşılık vermeyin, bunlarla hep beraber mücadele edeceğiz. Bu, milletin, demokrasinin, devletin mücadelesi.” değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Ağbal, Allah’tan, milleti bir daha böyle badirelerle karşılaştırmamasını niyaz etti.

Programa Vali İsmail Ustaoğlu, AK Parti Bayburt Milletvekili Şahap Kavcıoğlu, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, AK Parti İl Başkanı Hakan Kobal ve diğer ilgililer katıldı.

Kamupersoneli.net | AA