Kamu Personelleri

Bakanlar Kurulu Toplantısı Sonrasında Kamuda Açığa Almalar ile İlgili Açıklama

 Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, kamuda açığa almalarla ilgili, “Bunlarla en ufak bir ilişkisi olmayan vatandaşlarımız rahat olsun, huzur içerisinde olsun. Kimseye bir zarar gelmeyecek. İlişkisi olan da korksun, kusura bakmasın. Her şeyin de bir bedeli var.” dedi.

Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısı sürerken, Çankaya Köşkü’nde düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Demokrasi Nöbeti’nin 7 Ağustos’ta, İstanbul’da düzenlenecek muhteşem bir mitingle sona erdirileceğini belirten Kurtulmuş, “Sayın Cumhurbaşkanımızın davetini bir kez daha tekrarlıyoruz. Bu miting herhangi bir partinin mitingi değildir, bu miting bütün Türkiye’nin mitingidir. Bütün partilerin, bütün demokratların, bütün vatanseverlerin, yurtseverlerin mitingidir. Hayat tarzları, dünya görüşleri ne olursa olsun herkesi pazar günü Demokrasi Nöbeti’ni taçlandırmaya İstanbul’a, Yenikapı Meydanı’na davet ediyoruz.” diye konuştu.

– “Milletimiz üzülmesin, inşallah doğru yoldan gidiyoruz”

Numan Kurtulmuş, miting meydanları ile nöbet meydanlarının demokrasi kararlılığını gösterdiğini ifade ederek, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bir istiklal ve istikbal mücadelesinin kalesi olarak, bütün meydanlarımız sabaha kadar ışıl ışıl, aydınlık bir vaziyette ayakta ama şunu da ifade etmek isterim ki bu meydanlar aynı zamanda büyük bir demokrasi mektebidir. Genç çocuklarımız, evlatlarımız, torunlarımız, yaşlılarımız, kadınlarımız hep beraber bir demokrasi mektebinin içerisinde eğitim alıyoruz. Pazar günü demokrasi mektebinin mezuniyet törendir. 81 ilden herkesin gelmesi mümkün değil ama onlara vekaleten bazı temsilciler gelecektir. Pazar günü inşallah demokrasi mektebinden üstün onur ödülüyle mezun olmuş 79 milyona, Yenikapı’da aslında demokrasi mektebinin ödülleri, diplomaları verilecektir.”

Kurtulmuş, Türkiye’nin geleceğinin aydınlık olduğunu ve ülkenin normal bir şekilde yoluna devam edeceğini, daha büyük ve daha güçlü bir Türkiye olacağını söyledi.

Bir daha kimsenin darbe yapmayı aklının ucundan dahi geçiremeyeceği bir Türkiye’yi inşa edeceklerini bildiren Kurtulmuş, “79 milyon vatandaş nasıl sokaklara çıkıp, ‘Bu ülke benim, bu demokrasi benim.’ dediyse, vatandaşlarımızın hepsinin sahibi olarak gördüğü bir Türkiye Cumhuriyeti devletini inşallah inşa edeceğiz. Milletimiz üzülmesin, inşallah doğru yoldan gidiyoruz. Her şerden büyük bir hayır çıkıyor. Milli birlik ve dayanışma içerinde Türkiye Cumhuriyeti devleti ileriye doğru milletiyle beraber çok daha hızlı bir şekilde yürüyor.” dedi.

– “Herhangi bir hata olursa bu hataları düzeltiriz”

Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, kamuda FETÖ mensuplarının temizlenmesiyle ilgili bir soruyu da şöyle yanıtladı:

“Çok titiz çalışmalar yürüyor. Daha evvel çeşitli toplantılar yaptık, belli noktalara geldik. Buradaki ana fikri size söyleyebiliriz. Şimdi böyle rahat konuşuyoruz ama darbe teşebbüsü eğer Allah muhafaza gerçekleşmiş olsaydı, FETÖ’cü bu çetenin dışındaki hiç kimseye Türkiye’de hayat hakkı olmayacaktı. Çok vahim ve çok sert bir çete ve planla karşı karşıya olduğumuzu bilelim. Ancak biz devleti yönetiyoruz. Bu anlamda, bu örgütle herhangi bir şekilde ilişkisi olan herkes kamudan ayıklanacaktır. Bunu yaparken de ilişkisi olmayan, irtibatı olmayan hiçbir kimseye en ufak bir zarar gelmeyecektir. Bunu bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bu çete mensuplarına merhametle hareket etmeyeceğiz ama bunu yaparken de asla adalet duygusundan şaşmayacağız. Kurunun yanında yaşın da yanmamasına dikkat edilecek. Yapılacak yanlışlıklar olabilir, orada da eğer herhangi bir hata olursa bu hataları düzeltiriz. Bunlarla en ufak bir ilişkisi olmayan vatandaşlarımız rahat olsun, huzur içerisinde olsun. Kimseye bir zarar gelmeyecek. İlişkisi olan da korksun, kusura bakmasın. Her şeyin de bir bedeli var.”

– “Amacımız TSK üzerinden birtakım spekülasyonları oluşturmak değil”

Kurtulmuş, askerlik süresinin kısalmasıyla ilgili iddiaların sorulması üzerine, şu cevabı verdi:

“669 No’lu Kanun Hakkında Kararname, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yeniden yapılanmasının da ana çerçevesini oluşturuyor ama her şeyi içermiyor. Bu ana çerçevede askerlik süresi de dahil olmak üzere ilgili çalışmalar yapılacak. Zaten Türk Silahlı Kuvvetlerinin 2030 perspektifi olarak sürdürdüğü bir çalışma var. Orada uzman orduya geçiş süreçleri hızlandırılacak. Bununla ilgili usuller, esaslar belirlenerek bu süreç tamamlanacak. Amacımız Türk Silahlı Kuvvetleri üzerinden birtakım spekülasyonları oluşturmak değildir. Tam tersine, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bu darbe teşebbüsü nedeniyle içine düşürülmeye çalışılan bu durumdan süratle uzaklaştırılarak, güçlü, bütün amacı vatan savunması olan ve başka bir amacı olmayan bir teşkilat haline gelmesidir. Nasıl güçlü olabilirse onların çalışmaları yapılıyor.”

– “Empati yapmayı başaracaklarını ümit ediyorum”

FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in iadesiyle ilgili Adalet ve Dışişleri bakanlarının ABD seyahatinin ne zaman gerçekleşeceği yönündeki soruya Kurtulmuş, “Biz hukuken elimizden gelen her şeyi zaten yaptık, bundan sonra da yapacağız. Herhalde dünyada hiçbir kimsenin 15 Temmuz darbe teşebbüsünün, Türkiye’yi işgale hazırlama teşebbüsünün FETÖ ile ilgisi olduğu konusunda en ufak bir tereddüdü yoktur. Tereddüdü olanların da herhalde saf kategorisinde değerlendirilmesi gerekir. Ben Amerika’nın hiçbir yöneticisinin saf olduğunu zannetmiyorum.” karşılığını verdi.

Türkiye ile ABD arasında uzun yıllardır devam eden bir dostluk ilişkisi olduğunu, bu ilişkinin NATO çerçevesinde iş birliği, terörle mücadelede ise stratejik ortaklık şekilde gerçekleştiğini vurgulayan Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Böyle bir durumda Amerikalıların empati yapmasını isteriz, kendilerini bizim yerimize koysunlar. Amerika Birleşik Devletleri’ni yıkmaya çalışan bir örgüt lideri, diyelim ki bir papazın, burada Çankaya’da bir villada biz 15 sene yaşamasına müsaade etsek, ne hissederlerse biz de aynı şeyi hissediyoruz. Bu dostluk ilişkisi, Amerikalıların bu empatiyi mutlaka en kısa sürede yapmalarını gerektirir. Onun için de artık suçu sadece bir örgüt kurmak değil, silahlı örgüt kurarak halkı, yüzlerce masum insanı öldüren bir caniyi Türkiye’ye vermek herhalde Amerika’nın hukuk anlayışı çerçevesinde vazifesidir diye düşünüyorum. Dostluk ilişkisi de müttefiklik de bunu gerektirir. Bu empatiyi yapacaklarını düşünüyorum. Mesele sadece bizim hazırladığımız dosyalar, bizim bakanlarımızın gidip neyi anlatacağı değildir. Allah aşkına hala her şey anlaşılmamış mıdır? Ben burada empati yapmayı başaracaklarını ümit ediyorum. Artık şöyle bir kararla karşı karşıyalar, bir tane terörist başını kendileri birtakım imkanlar sağlayarak orada yaşamasını mı sağlamak, yoksa 79 milyon Türkiye Cumhuriyeti yurttaşının dostluk ve müttefiklik ilişkisine saygı mı göstermek. Bu tercihi yapacak olan Amerikalı yöneticilerdir.”

AA
Kamupersoneli.net