Genel Başkan Yardımcısı Çeviköz’ün Meclis Araştırma Önergeleri şöyle:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
31 Aralık 2018 tarihinde, Taksim Meydanı’nda Suriye rejimine muhalif kişiler tarafından yapılan gösteriler sonucu yaşanan olaylara konu olan güvenlik zafiyetinin sorumlularının araştırılması amacıyla Anayasa’nın 98. TBMM İçtüzüğünün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.
Saygılarımızla,
Ahmet Ünal ÇEVİKÖZ
İstanbul Milletvekili
GENEL GEREKÇE
Kent içinde toplanma mekanı olarak meydanlar, toplumsal yaşamı sürdürmek için gerekli olan bir araya gelme ihtiyacından doğmuştur. Bu yüzden meydanlar kentsel yaşamda önemli bir yere sahiptir. Meydanlar sadece kentsel bir mekan olarak odak ve toplanma-dağılma mekanı olmanın ötesinde özellikler taşımaktadır. Kent meydanları kamusal bir alan olarak, toplumsal dinamizmin ağırlıklı olduğu konumdaki kentsel yapılardır. Meydanlar geçmişte olduğu gibi günümüzde de kentin çarpan kalbi, düşünen beyni ve söz söyleyen dilidir. Ülkemizde bu özelliklerde pek çok meydan bulunmaktadır. Bunlardan en bilineni de şüphesiz ki Taksim Meydanı’dır. Taksim, 1928’de Cumhuriyet Anıtı’nın dikilmesiyle şehir meydanı kimliğini kazanmıştır. Taksim, Cumhuriyet ‘in ilk dönemlerinde yeni rejimin simgesi olarak görülen alanlardandır. Taksim Meydanı İstanbul’un en kalabalık yerlerinden biri konumunda olmasının yanı sıra, tarihsel olarak pek çok siyasi ve toplumsal olaya ev sahipliği yapmıştır.
Meydandaki Cumhuriyet Anıtı, ulusal bayramlarda, futbol galibiyetlerinde, 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı’nda vazgeçilmez kutlama alanıyken bugün Suriye rejimine muhalif kesimlerce gösteri yapılan bir alan haline gelmiştir. Tek adam rejimi, Taksim Meydanı özelinde Cumhuriyet ile hesaplaşmasını çeşitli yöntemlerle sürdürmektedir. Taksim’i betonlaştırarak, işletmeleri kapatarak meydan olma özelliğini ortadan kaldırma çabalarını, Taksim’i çeşitli gruplara açarak tamamlamak istemektedirler.
Laik, demokratik Cumhuriyetimizin simgelerinden olan bu alanın sınır komşumuz olan bir ülkenin rejimini devirmek isteyen gruplara açılması bir başka önemli sorundur. Taksim’de yaşanan güvenlik zafiyeti, sadece bölgede bulunan vatandaşlarımız açısından değil tüm ülkenin güvenliği açısından tehdit oluşturmaktadır. İktidar partisi, Taksim Meydanı’nı güvenlik nedeniyle 1 Mayıs’ta emekçilere açmayıp, yeni yıl kutlamaları esnasında Suriye rejimine muhalif unsurlara açarak yeni bir çelişkiye imza atmıştır.
31 Aralık 2018 tarihinde, Taksim Meydanı’nda Suriye rejimine muhalif kişiler tarafından yapılan gösteriler sonucu yaşanan olaylara konu olan güvenlik zafiyetinin sorumlularının araştırılması amacıyla Anayasa’nın 98. TBMM İçtüzüğünün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
31 Aralık 2018 tarihinde, Taksim Meydanı’nda Suriye rejimine muhalif kişiler tarafından “Özgür Suriye Ordusuna” ait bayrağın açılması vesilesiyle Suriye rejimi karşıtı faaliyetlere Türkiye toprakları üzerinde izin verilmesi olayına ilişkin sorumluların araştırılması amacıyla Anayasa’nın 98. TBMM İçtüzüğünün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.
Saygılarımızla,
Ahmet Ünal ÇEVİKÖZ
İstanbul Milletvekili
GENEL GEREKÇE
Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca milli kutlamalara, toplumsal olaylara ev sahipliği yapmış, uluslararası bilinirliği olan Taksim Meydanı’nda, Suriye rejimine muhalif kişiler tarafından “Özgür Suriye Ordusuna” ait bayrağın açılması vesilesiyle Suriye rejimi karşıtı faaliyetlere izin verilmiştir. AKP iktidarları döneminde, inandırıcılığını ve güvenilirliğini yitirilen dış politikamız, bu tür olaylarla daha da kötüye gidecektir.
Tek adam rejimi, Suriye üzerindeki yayılmacı politikalarını Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) diye adlandırılan, Suriye’nin mevcut rejimine muhalif unsurlar ile ortak yürütmektedir. İktidarın ÖSO ile kurduğu işbirliğinin gerekçesi anlaşılamamaktadır. Daha önce de bu unsurlar tarafından Türk lirasının, Suriye poundu karşısındaki değer kaybı nedeniyle maaşlarını TL olarak almak istemedikleri bilgisi kamuoyunda yer almıştır. Tek adam rejiminin Cumhurbaşkanı tarafından paralı ve silahlı bir gruba “Kuvayı Milliye” benzetmesi yapılmıştır.
Afrin’de de ÖSO mensuplarının yağma, talan, gasp, hırsızlık, fidye için adam kaçırma, gelişigüzel hapsetme, işkence gibi suçlarının bir kısmı BM İnsan Hakları Konseyi’nin raporuna girmiştir. Tek adam rejimi ÖSO ile yan yana gelerek, TSK’nın ve Türkiye’nin itibarına gölge düşürmektedir. Taksim’de yaşanan bu olay, Türkiye’nin Astana’da üstlendiği görevi ve Türkiye tarafından da desteklenen Suriye’de yeni Anayasa hazırlama sürecini tehlikeye atmaktadır.
31 Aralık 2018 tarihinde, Taksim Meydanı’nda Suriye rejimine muhalif kişiler tarafından “Özgür Suriye Ordusuna” ait bayrağın açılması vesilesiyle Suriye rejimi karşıtı faaliyetlere Türkiye toprakları üzerinde izin verilmesi olayına ilişkin sorumluların araştırılması amacıyla Anayasa’nın 98. TBMM İçtüzüğünün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.