Vicdani kanaat, ikna olma, şüphe, akıl yürütme, muhakeme, yargılama gibi kavramların yargıdaki önemine değinen Metin Feyzioğlu, “Her hakimin kendi muhakeme usulü olmaz. En çok rahatsız olduğumuz hususlardan biridir. Her hakimin mahkemesinde, ‘Bu bana daha doğru geliyor’ diye kendi usulünü uygulaması olamaz.” diye konuştu.
Kimsenin keyfi bir tutumla karar veremeyeceğine işaret eden Feyzioğlu, avukat, hakim ve savcının, varlığının sebebinin farkında olması ve görevini en iyi şekilde yapması gerektiğini aktardı.
– Hukuk fakültesi mezunlarını “rütbeli polisliğe” yönlendirecek proje
Metin Feyzioğlu, Adalet Bakanlığı ile çok ciddi ve güzel bir yargı reformu çalışması içinde olduklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
“Umut ediyorum nisan ayında Sayın Bakan tüm ayrıntılarını açıklayacak. Avukatlıktan gelen, adliye koridorlarında avukatlık yapmış bir Bakan ile bunca yıldan sonra çalışabildiğim için çok mutluyum. Birbirimizi anlayabiliyoruz ve çözüm de getirebiliyoruz. Yıllardır avukatlık sınavı peşindeydik. Avukatlık sınavı olmayacak ama başka bir şey olacak. Hukuk fakültesini bitirenlerden avukat, hakim, savcı veya noter adaylığına başvuracak olanların, bu mesleklere girişte aşmaları gereken bir baraj sınavı geliyor. Baraj muhtemelen 70 olacak.”
Sınavı geçen kalitede öğrenci yetiştirmeyen hukuk fakültelerinin kontenjanını doldurmaması gerektiğini belirten Feyzioğlu, şunları kaydetti:
“Sınava girmeyen veya sınavı geçemeyenlere de elbette iş bulmak lazım. Yıllarca polis akademisi öğrencilerine hukuk dersi vermeye çalıştık. Başarılı olamadık, çünkü dünyaya bakış açımız farklı. Dünya bunun yolunu bulmuş. Hukuk fakültesi mezunlarını rütbeli polisliğe yönlendiriyor. Gerçekten çözüm oluyor. İlk adımdan itibaren hukuk kurallarını hukukçu gibi bilen bir kişinin iyi bir polislik eğitimi almasından söz ediyorum. Buna Adalet Bakanımız son derece sıcak bakıyor. Bildiğim kadarıyla İçişleri Bakanımız da çok sıcak bakıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız da sıcak bakarsa, bu işin Avrupa’ya parmak ısırtacak bir proje olarak gelişmesini sağlamak da bizim görevimiz olmalı. Orta vadede ise tüm avukat, hakim ve savcıların Fransa’da olduğu gibi yüksek lisans zorunluluğuna tabi tutulması, Almanya’daki gibi iki devlet sınavından sonra mesleğe başlamaları gerekir.”
Konuşmaların ardından Metin Feyzioğlu, Samsun Barosunca Ömer Halisdemir Konferans Salonu’nda düzenlenen programa katılarak, meslekte 25, 40, 50 ve 60 yılını tamamlayan avukatlara madalya ve plaketlerini takdim etti.
Programa, Samsun Valisi Osman Kaymak, Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Yavuz, Adalet Komisyon Başkanı Kemal Alver, Samsun Baro Başkanı Kerami Gürbüz ile adli yargı mensupları ve avukatlar katıldı.