Türkiye’de ki ekonomi daralma vatandaşa vergi yükü olarak dönmeye devam ediyor. Avrupa veya ABD’de bir asgari ücretle çalışan kişi 5 maaşıyla orta sınıf bir araç alırken, kur oranları ve yüksek vergiler yüzünden Türkiye’de ki bir asgari ücretlinin maaşıyla araba alması hayallerden öreye gitmiyor.
LÜKS ARAÇ BİR HAYAL OLDU
Yerli bir araba markası olmayan Türkiye bu yüzden otomobil ve diğer birçok sektörde olduğu gibi dışa bağımlı durumda. TL’nin döviz karşısında hızla eriyen değerinin yanı sıra artan vergi oranları, vatandaşın lüks araba arzularını, gerçekleşmesi zor hayallere sıkıştırmış durumda. Örneğin, 2.0 litre hacmindeki 270 beygirlik benzinli motor ve 8 ileri otomatik şanzıman kombinasyonu, 4×4 yeteneği, kapsamlı güvenlik donanımları ve konfor özellikleriyle dikkatleri çeken Amerikan Jeep markası, Wrangler Rubicon ABD’de ki fiyatı yaklaşık 38 bin Dolar. Yani ABD’de yaşayan bir asgari ücretli Wrangler Rubicon marka bir arabaya yaklaşık 15 aylık maaşıyla sahip olma imkanı varken, Türkiye’de otomobil satışlarına uygulanan ağır vergilerden ve kur etkisinden dolayı Türkiye’de ki satışı 1 milyon 75 bin TL’den satılıyor. Buda Türkiye’de ki bir asgari ücretlinin 463 aylık maaşına bedel.
Yani Türkiye’de yaşayan bir asgari ücretli Amerikan Jeep markası, Wrangler Rubicon’a sahip olabilmek için maaşının bir kuruşuna bile dokunmadan biriktirse bile 38 yıl 5 aylık maaşına tekabül ediyor.
Wrangler Rubicon marka bir araç almak isteyen bir kişi yüzde 110 ÖTV ve yüzde 18 KDV’ye sahip araca ayrıca yüzde 60’lık ek ABD vergisi ödemek zorunda. Buda yüzde 75 vergi demek.