
Açıklama Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü tarafından yapıldı. Özlü, yapmış olduğu açıklamasında koronavirüs salgınına ilişkin yeni veriler paylaştı.
DERİ ÜZERİNDE ÇİZİK, YARA VE BERE YOKSA
Cilt üzerinde çizik, yara ve bere olmaması durumunda virüsün deriden geçmeyeceğini belirten Özlü, açıklamasında şu ifadeyi kaydetti:
“Öksürüp, hapşırırken etrafa damlacıkların yayılmasını önlemek için elleriyle ağzını kapatan kişiler, eğer grip ve Kovid-19 gibi solunum yolu virüslerini taşıyorsa, virüslü damlacıklarla ellerini bulaştırmış olurlar. O kişiyle tokalaştığımızda virüs doğrudan elimize bulaşabilir. Ya da elleriyle asansör düğmesi, kapı kolu, otobüslerdeki tutamaklar, merdiven tırabzanlarına dokunduğunda, virüsü oralara eker ve biz de aynı yüzeylere dokunursak virüsü almış oluruz. Aslında cildimizde yara, bere, çizik yoksa, virüs deriden geçmez. Ancak, ellerimizi ağız, burun veya gözlerimize temas ettirirsek -farkında olmadan günde binlerce kez bunu yaparız- kendi ellerimizle kendimizi enfekte etmiş oluruz”
ELLERİN EĞER SU VE SABUNLA YIKANMA İHTİMALİ YOKSA
El üzerindeki yaraların virüsün vücuda girmesini kolaylaştıracağını belirten Özlü, ellerin mutlaka sabun ve su ile düzgünce yıkanması gerektiğini, “Eğer su ve sabunla ellerimizi yıkama imkânımız yoksa, -örneğin toplu taşımada yolculuk ederken- asgari yüzde 70’lik alkol içeren kolonya veya el dezenfektanlarıyla ellerimizi dezenfekte edebiliriz. Ellerimize iyi bakmalıyız. Cildimizdeki yara, bere ve çizikler bizi dış tehditlere açık hale getirir” şeklinde ifade etti.