Bilim Kurulu üyesi rahatlama için beklenen tarihi verdi!

Dünyanın gündemini 1,5 yıldır değiştiren ve hala mücadele içerisinde olduğumuz koronavirüs salgınında artık ne zaman rahatlayacağımız merak konusu oldu. Konuyla ilgili Bilim Kurulu üyesi Ateş Kara, vaka sayılarında düşüş olduğunu ancak rahatlamak için erken olduğunu ifade etti.

Koronavirüs salgını vaka sayılarını arttırmaya ve can almaya devam ediyor. Bilim Kurulu üyesi Kara, yaptığı açıklamasında, "Eğer bizim aşı takvimimiz beklediğimiz ve planladığımız şekilde hayata geçerse, ki geçecek gibi görünüyor çünkü çok net sözler veriliyor, o zaman biz sanki haziran sonuna biraz daha rahatlarız gibi geliyor. Belki temmuzda da kayabilir ama iyi bir noktaya geliriz" dedi.

TEREDDÜT EDEN YÜZDE 18'LİK BİR GRUBUMUZ VAR

Kara, açıklamasının devamında özellikle 65 yaş üzeri vatandaşların yüzde 18'inin aşıda bir tereddüt içerisinde olduğunu belirterek, "65 yaşın üstünde, aşıda tereddüt eden yüzde 18'lik bir grubumuz var. Onların soru işaretlerini giderip, ikna eder ve bu grubu da aşılarsak çok daha rahat edeceğiz." ifadelerini kullandı.

DİKKATLİ YAŞAR VE AŞI TAKVİMİ SORUNSUZ İŞLERSE

Ateş Kara, rahatlama ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Kara, vatandaşların dikkatli yaşmaya devam etmesi ve aşı takviminin sorunsuz işlemesi durumunda Haziran ayının sonunda rahatlanacağını, "Biz dikkatli yaşamaya devam edersek, aşı takvimimiz de sorunsuz işlerse haziran sonunda rahatlayacağımızı düşünüyorum" şeklinde ifade etti.

"O NOKTADA DEĞİLİZ"

Son dönemlerde düşüş eğiliminde olan vaka sayılarına ve beraberinde rahatlama ile ilgili değerlendirmelerini açıklayan Ateş Kara, şu ifadeleri kullandı:

Rakamlarda bir düşüş var ama henüz rahatlayacak noktada değiliz. Biraz daha sıkı durmaya ihtiyacımız var. Aşı çok önemli bir parametre. Yeni gelecek aşılarla birlikte çok daha iyi bir noktaya gideceğiz. Durumu şöyle düşünelim. Büyük bir kazanın içinde misketler var ve siz gözleriniz kapalı şekilde elinizi o kazana daldırıyorsunuz. Şu anda vaka sayımız çok olduğu için elinize bol miktarda misket geliyor. Bizim bu sayıyı biraz daha azaltmamız lazım ki, kazana elimizi daldırdığımızda misketlere dokunmadan geri çıkarabilelim. Henüz o noktada değiliz. Hala çok dikkatli olmamız gereken bir dönemdeyiz. Mesafeye, maskeye ve sosyal kalabalığa çok dikkat etmemiz gerekiyor.

HENÜZ O KADAR RAHAT BİR DÖNEME GELMEDİK

Bizim genel anlamda sokaktaki uyumumuz çok kötü değil. Açık havada da çok büyük sıkıntı yok. Şimdi o bakımdan da avantajlı bir döneme giriyoruz. Ama en büyük sıkıntımız şu. İnsanın doğasında var. Tanıdığımız, bildiğimiz insanlarla daha rahatız. Biraz daha güvende hissediyoruz. Böyle ortamlar şu anda risk yaratıyor. O ortamlara dikkat etmeliyiz.

Bir kapanma dönemini, bayramı geçirdik ama hala mesela evlerimizde misafir ağırlayabileceğimiz veya rahatça bir araya gelebileceğimiz kadar rahat bir döneme girmedik. Bu noktaya dikkat etmemiz lazım.

""Ben aşılıyım, bana bir şey olmaz" diye düşünmememiz..." - Evet aşı çok etkili ama aşılıyız diye veya "Ben aşılıyım, bana bir şey olmaz" diye düşünmememiz gerekiyor. "Bana bir şey olmaz" mantığı aşıyı olan kişi açısından bir yere kadar doğru. Aşı kişiyi büyük ölçüde koruyor ama aşılı kişi virüsü alıp bir başkasına taşıyabiliyor. İhtimali azaldı ama hala böyle bir risk var. O yüzden, aşı olmuş kişiler olarak işin bu tarafını gözden kaçırmadan hareket etmemiz gerekiyor.

"BELKİ TEMMUZ'A DA KAYABİLİR"

Eğer bizim aşı takvimimiz beklediğimiz ve planladığımız şekilde hayata geçerse, ki geçecek gibi görünüyor çünkü çok net sözler veriliyor, o zaman biz sanki haziran sonuna biraz daha rahatlarız gibi geliyor. Belki temmuzda da kayabilir ama iyi bir noktaya geliriz. Bu arada 65 yaşın üstünde, aşıda tereddüt eden yüzde 18'lik bir grubumuz var. Onların soru işaretlerini giderip, ikna eder ve bu grubu da aşılarsak çok daha rahat edeceğiz.

Bunun dışında yaşı nedeniyle henüz aşılanmamış kişiler var. Sağlık sebepleriyle aşının tam olarak etki etmediği insanlarımız da var. Bizim hızla, aşılayabildiğimiz herkesi aşılamamız gerekiyor. Böylece riskler iyice azalmış olacak.