Aşılamanın başladığı tarihten itibaren kulaklarımızın artık aşina olduğu bir terim var: toplumsal bağışıklık. Aşılamanın büyük bir kesime uygulanmasıyla elde edilecek olan bu toplumsal bağışıklık, bizi koronavirüsten kesin olarak kurtaracak tek şey, ancak görünen o ki bazı kısıtlamalar ve zorunluluklar olmadan aşı sayımızı arttıramıyoruz. Sürecin başlangıcından beri koronavirüs aşısı olmayanlara getirilecek bazı kısıtlamalar konuşurken ülkemizde aşı olmayan kesime yönelik PCR test zorunluluğu da 6 Eylül’den itibaren yürürlüğe girdi. Ancak bazı ülkelerde çok daha katı kısıtlamalar mevcut. İşte dünyadan en sert örnekler…
ALMANYA
Almanya’da koronavirüs aşısı olmayı reddedenler için hayat çok daha pahalı bir hale geliyor. Aşı olmayan çalışanlar, 1 Kasım’dan itibaren Covid-19’a yakalanmalarından sonra karantinaya girdiklerinde çalışmadıkları günler için ücret kaybından dolayı devletten tazminat alamayacaklar. Ayrıca, aşı olunmadığı takdirde restoran veya tiyatro, sinema, konser gibi çeşitli etkinliklere girmek için istenilen hızlı korona testlerinin ücretini de devlet değil vatandaşlar ödeyecek.
İTALYA
İtalya’da kullanılan ve kişilerin aşı yaptırdığını ya da negatif bir PCR teste sahip olduğunu gösteren “yeşil kart” uygulaması bütün çalışanlar için de zorunlu hale geldi. Artık eşil kartı bulunmayan kamu çalışanının maaşı kesilecek. İtalya, Avrupa’da bu kararı alan ilk ülke konumuna geldi.
PAKİSTAN
Aşı karşıtlarına karşı verdiği mücadelede dozu arttıran Pakistan’ın Sind eyaletinde güvenlik güçleri, sokakta aşı kartı denetimi yaptı. Covid-19 aşısı olmayan 100 kişi gözaltına alındı. Yetkililer ise bu tür uygulamaların devam edeceğini söyledi.
