GenelGündemSağlık

Bilim dünyasından korkutan açıklama! Varyantların ardı arkası kesilmiyor, öldürücülüğü yüksek yeni bir varyant…

Koronavirüsle mücadele, mutasyon geçiren virüsün yeni varyantlara bürünmesiyle birlikte hız kesmeden devam ederken bilim dünyasından herkesi korkutan açıklamalar da peş peşe yapılıyor. Son olarak Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ceyhan da yakın dönemde öldürücülük oranı yüksek yeni bir varyantla karşı karşıya kalabileceğimizin altını çizerek bazı uyarılarda bulundu. “Önümüzdeki haftalarda güçlü bir dalgalanma tabi ki bekleyebiliriz. Hiçbir önlem almadığımızı görüyoruz” diyen Ceyhan, havaların soğumasının yeni varyanta zemin hazırlayacağını belirtti. İşte korkutan açıklamalar…

Sözcü gazetesinin haberine göre Ceyhan yaptığı açıklamada, “Önümüzdeki haftalarda güçlü bir dalgalanma tabi ki bekleyebiliriz. Hiçbir önlem almadığımızı görüyoruz. Geçtiğimiz sene en azından kamu sektöründe uygulanan bir kademeli mesai vardı. Bu toplu taşımadaki kalabalıkları azaltıyordu. Okullar kapalıydı, birçok işyerinde esnek çalışma teşvik ediliyordu” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

“Şimdi bunların hepsi kalktı. Okullar açıldı. Şimdi pencereler açılabilir ama yakında havalar soğuyacak. Bir varyant çıkabilir. Bu varyant çok öldürücü olabilir. Aşı bu varyant üzerinde çok etkili olmayabilir. O zaman hiç beklenmedik rakamlar da ortaya çıkabilir. Mart’ta Nisan’da 50-60 binlere çıktığımız gibi… Vaka eğrisi yapısı gereği zaten düz seyretmez. Dalgalanmalar olur. Bu dalganın ne kadar büyük olacağı, sizin ne kadar önlem alacağınıza ve etken olan virüsün özelliklerine bağlı.”

AŞILAMA FAKTÖRÜ EN ÖNEMLİ KONU

Açıklamalarına aşılama hızının önemi ile devam eden Ceyhan sözlerine şöyle devam etti:

“Üç önemli bulaş kaynağı var: Ev, işyerleri ve toplu taşıma araçları. Eve bir şey yapamayacağımıza göre toplu taşıma ve kalabalık işyerlerinde gerekirse vardiya usulü çalışarak önlem alınmalıdır. Bunu sadece kamu değil özel sektör de uygulamalıdır. Aşılamanın hızla tamamlanması gerekiyor. İş uzadıkça biz bir yandan aşı yapmaya yüzde 80’e ulaşılmaya çalışırken, diğer yanda aşı yaptıklarınız bağışıklığını kaybetmeye başlıyor.

Bu salgın kontrol edilmek isteniyorsa aşılama hızının mutlaka artırılması gerekiyor. Aşı kararsızlığının ortadan kaldırılması için ciddi faaliyet yürütülmeli ve tedbir alınmalı. Sanıldığının aksine sosyal medyadaki aşı karşıtlığı falan değil, özellikle Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgesindeki dini ve feodal yapı… Buradaki aşiretlerin, cemaatlerin, grupların başındaki insanların söylemleri etkili oluyor. Devletin o insanlara dönük bir faaliyeti olmalı. Önceki yıllarda aşı kampanyalarında bu yapıldı.

Bundan sonra böyle mi devam edecek. Kasım’da bir artış mı göreceğiz açıkçası genel dünyadaki duruma bakınca yavaş yavaş ölüm ve vaka sayısında bir azalma var. Bu azalmayı oluşturan daha çok Güney Asya ülkeleri, Ortadoğu ülkeleri… Diğer yerlerde Avrupa’da ve bizde de belirgin bir azalma yok. Bundan sonra seyir aşağı doğru gidebilir.”