Gündem

Savunması Alınmadan Kovulan İşçilere Müjde ! İşinize Geri Döneceksiniz

Yargıtay’dan milyonlarca kişiyi ilgilendiren emsal niteliğinde bir karar verildi. Kocaeli ilinin Gebze ilçesinde bir fabrikada çalışan işçi iddiaya göre sendikaya üye olduğu için işveren tarafından iten çıkartıldı. İşten çıkarma gerekçesi olarak işçinin sağlık sorunları öne sürüldü.

İşçi Gebze 1. İşçi İş Mahkemesinde feshin iptal edilmesi istemi ile işe iade davası açtı. Davalı şirkette 2 Ekim 2013 tarihinde işe başladığını ve 16 Ekim 2014 yılında iş akdinin davalı tarafından Feshedildiğini belirtti. Ayrıca işçi konu hakkında şu sözleri sarf etti;

“Sendikalı olmam sebebiyle iş akdim mesnetsiz bir fesih sebebine dayanarak sonlandırıldı. İş akdimin feshinin geçersizliğine ve işe iademe karar verilmesini istiyorum.” 

ŞİRKET AVUKATINDAN SAVUNMA

Davalı şirket avukatı mahkemede savunma yaptı. Avukat davacının 21 Ekim 2013 tarihinden itibaren iş akdinin feshine kadar geçen sürede aralıklı olarak toplam 195 gün rapor aldığını bildirdi. İşveren avukatı davacının sağlık sebeplerinden dolayı şirkette çalışmasını gerçekleştiremediğini ve taraflar arasındaki iş ilişkisinin sürdürülemeyeceğini açıkça gösterdiğinden davacının iş akdinin haklı sebeple feshedildiğini belirtti. Ayrıca şirket avukatı davanın reddedilmesini talep etti.

Mahkeme şirket avukatının savunması kapsamında iş kanunu 25/1b-a maddesi gereğince davalı işveren tarafından feshedildiğini, davacının iş akdinin feshedilmesinin davalı işverenin haklı ve geçerli bir sebebe dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. 

DEVREYE YARGITAY GİRDİ

Konu ile ilgili olarak davacı avukatı kararı temyiz etti. Karar temyiz edilince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Yargıtay emsal nitelikte bir karara imza attı. Yargıtay savunması alınmadan belirsiz süreli iş sözleşmesinin o işçinin davranışına veya verimi ile ilgili sebeplerden dolayı feshedilemeyeceğine dikkat çekti.

YARGITAY’IN KARARI

“İşçinin savunmasının alınması, işçinin davranışı veya verimi ile ilgili sebeplerle iş sözleşmesinin feshi için bir şart olarak öngörülmüş ve salt işçinin savunmasının alınmamasının tek başına, süreli feshin geçersizliği sonucunu doğuracağı ifade edilmiştir. Madde açıkça sadece işverenin 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25/II numaralı bendinde sayılan haklı sebeplerle fesihte savunma alınacağını düzenlemiş, 25. maddenin diğer bentlerini dışında tutmamıştır. İşçinin sağlık nedeni ile iş görme edimini yerine getirmemesi, verimi ile ilgili olduğundan 19. madde uyarınca savunmasının alınması gerekir. 

Dosya içeriğine göre davacı işçinin iş sözleşmesinin, 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25/I maddesi uyarınca sağlık nedenleri ile davalı işverence feshedilmiş, ancak savunması alınmamıştır. Davacının iş sözleşmesinin sağlık sebepleri ile feshedilmesine karşın, fesih öncesinde savunmasının alınmamış olması feshin geçersizliği sonucunu doğurmaktadır. Diğer taraftan her ne kadar davalı işverence, İş Kanunu 25/1-b uyarınca davacının iş sözleşmesinin feshedildiği savunulsa da, somut olayda işçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve iş yerinde çalışmasında sakınca bulunduğu hususları da ispatlanamamıştır. 

Tüm bu sebeplerle davanın kabulü yerine yazılı şekilde reddi hatalıdır. Mahkemenin kararının bozularak ortadan kaldırılmasına, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine, davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında belirlenmesine oy birliği ile karar verilmiştir.”

Kamupersoneli.net – ANKARA

Bir Yorum