Bilim, Teknoloji

Stephen Hawking'in Kıyamet Senaryoları Yeniden Gündemde…

Stephen Hawking kuantum fiziği ve kara deliklerle ilgili iddialarıyla, bugün bilim insanları arasında dünyada en çok tanınan isimdir. Kitapları, 40 dile çevrildi; evrenle ilgili çılgın teorik bilgilerini popüler hale getirmek için gereken maddi bağımsızlığı sağlayacak ve Cambridge Üniversitesi’ndeki uygulamalı matematik ve teorik fizik laboratuvarını geliştirecek kadar da sattı. Hawking, hastalığıyla gizemli bir kişilik oluşturmaktadır. Son kitabı “Ceviz Kabuğundaki Evren”de, dünyanın büyük bir felaket ile karşı karşıya kalabileceğini belirterek uzayda insan kolonileri kurulmasını gündeme getirmişti. Bir fenomen haline gelen ve milyonlarca satan “Zamanın Kısa Tarihi: Büyük Patlamadan Karadeliklere” kitabı, Hawking’e asıl şöhreti getirmişti. İlk kitabının yayımlanmasından bu yana gerçekleşen önemli buluşların ardındaki sırrı açığa çıkaran “Ceviz Kabuğundaki Evren”, “Zamanın Kısa Tarihi”nin bir devamı sayılabilir. 

Fakat genel görelilik ve karadeliklerle ilgili bu araştırmalarıyla ün salan İngiliz Fizik Profesörü geçen yıl Mart ayında 76 yaşında hayatını kaybetmişti. 

Hawking sıklıkla kendi araştırma alanından çıkarak, önümüzdeki dönemlerde insanlığı bekleyen zorluklar ve varoluşsal tehditlere de dikkat çekti. Bu konulardaki açıklamaları basının manşetlerinde yer alırken bazen de tartışma yaratmştı.

Stephen Hawking tüm yumurtaları aynı sepete koymayı doğru bulmayan bir kişi. Bu örnekteki sepet ise Dünya oluyor.

Hawking on yıllardır insanlığın diğer gezegenlere kalıcı olarak yerleşmek için harekete geçmesi gerektiğini söylüyordu. Bu açıklamaları sıklıkla manşetlerde yer aldı.

Hawking’e göre insanlığı Dünya’dan silecek olaylardan kaçmak mümkün değil. Bu olaylar arasında göktaşı çarpması gibi kozmik olayların yanı sıra yapay zekâ, iklim değişikliği, genetiği değiştirilmiş virüsler veya nükleer savaş gibi olaylar da olabilir.

2016’da BBC’ye konuşan Hawking, “Dünyada bir yıl içinde bir felaketin gerçekleşme ihtimali çok düşüktür. Ama bu ihtimal geniş bir zaman diliminde artar ve bin, 10 bin yıl gibi zaman dilimlerinde neredeyse kesin hale gelir” demişti.

İnsanlığın o süre zarfında evrene yayılabileceğine güvenen Hawking, yine de önümüzdeki 100 yıl için insanları uyarmıştı:

“Önümüzdeki yüzyıl boyunca uzayda kendine yeterli koloniler kuracak teknolojiye erişemeyeceğiz, bu yüzden bu süreçte çok dikkatli olmamız lazım.”

Stephen Hawking yapay zekânın yarattığı fırsatların farkında olsa da tehditlerine karşı da uyarılarda bulunuyordu.

Hawking 2014’te BBC’ye konuştuğunda “yapay zekânın tam olarak gelişmesi insanlığın sonunu getirebilir” demişti.

Hawking’e göre bugüne kadar geliştirilen basit yapay zekâlar çok kullanışlıydı. Kendisinin de insanlarla konuşmasını sağlayan bir yapay zekâ uygulamasıydı.

Fakat Hawking zeki robotların gelişmiş formlarının insanlardan üstün hale gelebileceğini düşünüyor.

Stephen Hawking dünyadaki yaşama dair en büyük tehditlerden birinin iklim değişikliğinden geleceğini düşünüyordu.

Hawking, bu yüzden ABD’nin Paris Anlaşması’ndan çekilmesine dair endişelerini de açıklamıştı:

“Geri döndürülemez noktaya çok yakınız. Trump’ın bu eylemi Dünya’nın 250 derece sıcaklıkta ve asit yağmurlarının olduğu Venüs’e benzemesine giden yolu açabilir.”

Evren’in her yerinden akıllı varlıklara dair sinyalleri tarayan SETI gibi yapılar mevcut olsa da Hawking evrendeki diğer akıllı uygarlıklara seslenmeye karşı uyarılarda bulunuyordu.

2010 yılında Discovery Channel’a konuşan Hawking, uzaylıların Dünya’yı kaynakları için talan edip yoluna devam edebilme ihtimalinden endişelendiğini söylemişti:

“Eğer uzaylılar bizi ziyaret ederse Kristof Kolomb’un Amerika’ya ayak basması gibi olacaktır. Bu yerli Amerikalılar için hiç iyi olmamıştı.

“Akıllı varlıkların tanışmak istemeyeceğimiz türden şeylere nasıl dönüşebileceğini görmek için kendimize bakmamız yeterli.”