Cumhurbaşkanı Erdoğan: " 7 Düven Bir Olup Üzerimize Gelse"

Erdoğan : "İlerimizden gelen siz kıymetli muhtarlarımızı misafir ediyoruz. Muhtarlarımızla son toplantımızı 8 Haziran'da mübarek ramazan ayında iftar sofrasında yapmıştık. Aslında normal şartlarda her ay ortalama 2-3 buluşmamız oluyordu.

15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasındaki gelişmeler sebebiyle 3 buçuk ayı aşkın süredir toplantılarımıza ara vermek zorunda kaldık.İnşallah bundan sonra muhtarlarımızla olan bu buluşmalarımızı yeniden sıklaştıracağız. Zira hedefimiz Türkiye'deki tüm muhtarlarımızı milletin evine en az bir kere davet etmek ve kendileriyle olan buluşmamızı gerçekleştirmektir.

Bu vesileyle 15 Temmuz'daki tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Muhtarlarımız mahalleleriyle birlikte ülkelerine sahip çıkma konusundaki kararlılıklarını 15 Temmuz'da canlarıyla kanlarıyla ortaya koydular.

15 Temmuz şehitlerimizin içerisinde 2 tanede muhtarımız var Ankara Kazan Ahi Mahallesi Muhtarı Ali Anar ve İstanbul Üsküdar Acıbadem Mahallesi Muhtarı Mete Sertbaş kardeşlerimiz darbecilere karşı verdikleri kahramanca mücadele sırasında şehit oldular. Ankara Sincan Osmaniye Mahallesi Muhtarı Hakan Yiğit'in kardeşi Erkan Yiğit ve Volkan Yiğit o gece külliyemizin önünde darbecilerin saldırısına uğradılar, Erkan Yiğit Şehit olurken, Volkan kardeşimiz yaralı olarak kurtuldu ve kendisi şu an Külliyemizde görev yapıyor.

Değerli kardeşlerimiz sizlerle toplantılarımızı başlattığımız 2015 yılının Ocak ayından bu yana muhtarlarımızla özellikle şunu ifade ettim, sizlerle biraraya gelmek sizlerle birlikte olayları yakınen takip etmek için bu buluşmalar çok önemli dedim. Açıkcası aramıza bir darbe girişiminin girmeye çalışacağı aklıma gelmemişti. Türkiye'nin son 14 yılında maruz kaldığımız ihanetler içerisinde bu darbe girişimi çok farklı bir öneme sahip. Daha önceki darbe girişimlerinde hedef doğrudan biz, başında bulunduğumuz hükümet oluyordu. Ülkemiz ve milletimiz yaşananlardan dolayı dolaylı olarak bunlardan etkileniyordu. Bu defa bizimle birlikte canıyla, kanıyla varlığıyla milletimizin kendisi hedef alındı. Ülkemiz hedef alındı, demokrasimiz hedef alındı. 15 Temmuz'da Türkiye hem bir darbe girişimine, hem bir dizi terör eylemlerine, hemde örtülü bir işgal girişimine maruz kaldı.

BİR ŞEYİ DÜŞÜNMÜYORLARDI

15 Temmuz TSK içerisnde yuvalanan üniformalı bir grubun eseri olması dolayısıyla elbette bir darbe girişimiydi. Darbecilerimizin milletimize karşı uyguladıkları şiddet, eylem ve yöntemler itibariyle 15 Temmuz aynı zamanda bir terör saldırısıydı. Bunlar milletin verdiği vergilerle, milletin imkanlarıyla, onlara emanet ettikleri f16, helikopter, tank, tüfekleri o silahları zannediyorlardı ki biz bunlarla bu işi başarırız. Ama bir şeyi düşünmüyorlardı.

MİLLET TOPRAKLARINI TESLİM ETMEDİ

Bu millet şöyle meydanlara çıkar, havalimanlarına dökülür, eğer bedenini göğsünü her şeyini siper ederse o zaman biz ne yaparız diye düşünmemişti. Hem projesinin gerisindekiler, hemde darbenin başarılı olması dolayısıyla hayata geçirilerecekler  itibariyle 15 Temmuz burası çok önemli 1912 'den 1923'e kadar geçen kısa sürede 5'de 1'e düşen topraklarımızdan elimize kalan son parçanın işgal teşebbüsüydü. İşte millet o toprakları bunlara teslim etmedi. Sonuçları itibariyle benim milletim yüce millet, çok aziz bir millet, çok kararlı bir millet.

LOZAN BİR ZAFER Mİ?

15 Temmuz , Türk milletinin ikinci bir kurtuluş savaşıdır bunu böyle bilelim. Tarihte bize ne yaptılar 1920'de bize Sevr'i gösterdiler, 1923'de Lozan'a bize razı ettiler. Birileri de bize Lozan'ı zafer diye yutturmaya çalıştılar. Şimdi Ege'yi görüyorsunuz değil mi? Bağırsanız sesinizin duyulacağı adaları biz Lozan'da verdik. Zafer Bu mu? Oralar Bizimdi... Oralarda hala bizim camilerimiz var, mabedlerimiz var. Ama şu anda hala Ege'de kıta sahanlığı ne olacak, hava ne olacak, denizde ne olacak hala bunu konuşuyoruz. Niye? İşte o anlaşmada masaya oturanlar buna sebep oldu. O masaya oturanlar o anlaşmanın hakkını veremediler. Veremedikleri için şimdi onun sıkıntısını biz yaşıyoruz. Bu darbede başarılı olsaydı Sevr'i bile aratmayacak bir anlaşmayla karşımıza çıkacaklardı. Hamdolsun milletimiz o gece şaşmaz bir şekilde kudretine şahit olduğumuz engin ferasetiyle sahneye konmaya çalışılan senaryonun tüm safalarını, perde arkasındaki tüm hazırlıkları anında deşifre etmiş buna karşı tavrını net bir şekilde göstermiştir.

O GECE TÜRK MİLLETİ SADECE DARBEYİ ÖNLEMEDİ

Şundan kimsenin şüphesi olmasın, O gece Türk Milleti sadece darbeyi önlemekle kalmamış, aynı zamanda ülkesini bir darbeden kurtarmış, işgalden kurtarmıştır. Bizde milletimizden aldığımız güçle darbecilerin karşsıında dimdik durduk böylece oyunu bozduk. Hani şair diyor ya ; " Yürüyeceksin Millet Yürüyecek Arkandan" Mesele bu! Kardeşlerim şunu hiç bir zaman unutmayın, eğer lider taşın arkasına saklanmazsa o millet dağın arkasına saklanmaz. Ama lider taşın arkasına saklarnırsa, millet de dağın arkasına saklanır. Gerçekten de biz o gece milletimizle , sizinle yürüdük. Şayet o gece İstanbul'da milletimiz havalimanını ve devlet konuk evini çepe çevre kuşatmamış olsaydı, FETÖ'nün gözü dönmüş katillerinin uçakları, helikopterleri, tankları bize de ölüm kustururdu. Demek ki şehadet nasibimizde yokmuş ki bugün burada sizlerle birlikteyiz, biraradayız. Ne mutlu o kutlu makama ulaşan kardeşlerimize, ne mutlu onların yakınlarına ne mutlu gazilerimize. Bugüne kadar şahsen görüştüğüm veya arkadaşlarımızın ziyaret ettiği şehit yakınlarının , gazilerimizin vakur duruşu beni ayrıca duygulandırıyor.

7 DÜVEL BİR OLUP ÜZERİMİZE DE GELSE

Şehitlerimizle ilgil öyle hikayeler öyle anektodlar işitiyoruz ki tüylerimiz diken diken oluyor, milletimiz bu inançla, bu azimle, bu dirayetle , mücadelesini sürdürdüğü müddetçe 7 düvel bir olup üzerimize gelse ALLAH(C.C)'ın izniyle bizi bir adım geriletemez. İstiklal Marşımızda Akif Ne Diyor :" Ben ezelden beridir hür yaşadım , hür yaşarım .Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım. Kükremiş sel gibiyim bendimi çiğner aşarım, yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım." Yine diyor ya :" Siper et göğsünü dursun bu hayasızca akın" işte millet göğsünü siper etti...

Bu milletin ve bu devletin sabrını zorlayanların akıbetini görmek istiyorsanız açın tarih kitaplarına bakın orada ziyadesiyle örneklerini göreceksiniz. Biz kimseden hakkımız olmayanı istemiyoruz, ama kimseye hakkımızı da vermeyeceğiz bunu herkes böyle bilsin.

Ülkemizde MGK'nun tavsiyesi hükümetimizin kararı ve meclisimizin onayıyla 21 Temmuz'dan itibaren 3 ay süreyle OHAL ilan edilmiştir. Bu konu çok önemli, bunu siz değerli muhtarlarımla ve ekranları başındaki milletimize ifade etmek istiyorum. Bu OHAL durumunu speküle etmek isteyenler var.

Birileri şunu anlamıyor , atanmak kimdir? seçilmiş kimdir? Ben Cumhurbaşkanı olarak seçilmişim, Muhtarım da seçilmiştir. Demokrasi noktasında benim muhtarımla aramda fark var mı? "

15 Temmuz Resmi Tatil olacak.

DEVAM EDECEK

KAMUPERSONELİ.NET - ANKARA