Eğitim

Maarif Kanunu Mecliste Görüşülmeye Başlandı

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, amacı sadece eğitim  ve sahibi millet olan eğitim kurumlarını, dünyanın her köşesine taşımak amacıyla bir vakıf kuracaklarını belirterek, “Maarif Vakfı’nın tek bir gayesi olacak, insan yetiştirmek.” dedi.

Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu, AK Parti Van Milletvekili Beşir Atalay başkanlığında toplanarak, Maarif Vakfı Kanunu Tasarısı’nı görüştü.

Milli Eğitim Bakanı olarak ilk kez komisyon toplantısına katılan İsmet Yılmaz, tasarı hakkında komisyon üyelerine bilgi verdi.

Bakan Yılmaz, Türkiye’nin gün geçtikçe her alanda dünyaya açıldığını, ihracat rakamlarının bunu doğruladığını belirterek, dünyanın her bölgesinde dış temsilciliklerin sayısının arttığını ifade etti.

168 ülkede Türkiye’nin temsilciliği bulunduğunu, her gün başka ülkede Türk kültürünü tanıtan bir etkinlik düzenlendiğini, kültür merkezleri açıldığını vurgulayan Yılmaz, Türkiye’ye geçen yıl 36 milyon turist geldiğini, Türkiye’den de 14 milyon kişinin yurt dışına gittiğini anlattı.

Bakan Yılmaz,  “Dünyanın dört bir köşesinde vatandaşlarımızla karşılaşmak mümkün. Bir çoğu ticaret yapmakta, okumakta, çalışmakta, bir kısmı da o ülkeye yerleşmiş bulunmaktadır. Son genel seçimlerde 50’den fazla ülkede oy kullanıldı, bazı yerlerde seçmen sayısı birçok Anadolu ilinden fazla.” diye konuştu.

Yurt dışı ve  yurt içinde yaşayan vatandaşların taleplerine duyarlı olmanın, yöneticilerin öncelikli görevleri arasında bulunduğunu ifade eden Yılmaz, yurt dışında yaşayan vatandaşların kültürel, eğitim ihtiyacını karşılamak için çalıştıklarını bildirdi.

Yılmaz, kültürel taleplere cevap vermek için 2007’de Yunus Emre Vakfı Kanunu’nu çıkardıklarını anımsatarak, bu vakıf aracılığıyla yurt dışında 40’ın üzerinde kültür merkezi açtıklarını kaydetti.

“Gönül rahatlığıyla evlatlarını gönderecekleri eğitim kurumları”

Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, yurt dışında yaşayan vatandaşların eğitim ihtiyacını karşılamak, gönül rahatlığıyla evlatlarını gönderebilecekleri eğitim kurumlarını oluşturmak için çalışmalar yaptıklarını belirtti.

Bakanlığının himayesi veya desteğinde 15 ülkede, 65 okulun bulunduğuna dikkati çeken Yılmaz, “Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın çocuklarının eğitim ihtiyacını gidermek, onların anavatanlarıyla bağlarını sağlamlaştırmak, ülkemizin eğitim alanında sahip olduğu birikimi insanlığın hizmetine sunmak amacıyla gayesi sadece eğitim olan, sahibi millet olan eğitim kurumlarını, dünyanın her köşesine taşımak amacıyla bir vakıf kuruyoruz. Maarif Vakfı’nın tek bir gayesi olacak, insan yetiştirmek, Türkiye’yi tanıtarak, Türkiye’ye ve Türk insanına dost kılmak.” diye konuştu.

Yılmaz, bakanlığa bağlı olarak faaliyet gösteren Belçika, Danimarka, Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar, İran, Afganistan, Romanya, Türk Cumhuriyetleri gibi ülkelerin içinde bulunduğu 15 ülkede, 65 eğitim kurumu bulunduğunu yineleyerek, bunların bir kısmının fiziksel mekan, bir kısmının eğitimci istihdamı noktasında, müfredat konusunda istedikleri noktada olmadığını kaydetti.

Bunun birçok nedeni bulunduğunu anlatan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu konularda ilgili ülke mevzuatına uygun, rekabet edebilecek yapı oluşturmak konusunda yeterli esnekliğe sahip değiliz. Oysa bu kurumlarımız çağdaş dış politika argümanları açısından birer yumuşak güç olarak, ülkemize güç katacak, ülkemizi temsil edebilecek durumda olabilir. Kimi ülkelerde ülke mülkiyet mevzuatı yüzünden, kimi ülkelerde istihdam mevzuatı açısından yaşanan sorunlar, okullarımızın rekabet edebilmesini engellemektedir. Maarif Vakfı ile okullarımızın gelişiminin önündeki engelleri kaldırarak,  yurt dışında benzer yapılarla rekabet edebilecek esnek ve güçlü bir yapıyı oluşturmak istiyoruz. Yurt dışında mevcut eğitim kurumlarımızda 680 öğretmenimiz görev yapıyor, 14 bin 219 öğrencimiz öğrenim görüyor. Ayrıca bakanlığımıza bağlı okulların bulunmadığı ancak ilgili ülkelerin mevzuatları kapsamında, özellikle Almanya, Fransa, İngiltere gibi Avrupa ülkeleri başta olmak üzere pek çok ülkede Türkçe ve Türk kültürü derslerine giren bin 121 öğretmen var.”

Yurt dışındaki okullarda ihtiyaç duyulan ya da zorunlu bulunan o ülke vatandaşların istihdamında da bazen sorunlar yaşandığını aktaran Bakan Yılmaz, değerlendirmelerine şöyle devam etti:

“Bu konuda önümüzdeki bir diğer ciddi engel de yurt dışındaki okullarımızda müfredat ve ders sistematiğidir. İlgili mevzuatın amir hükümleri gereğince okullarımızın bulunduğu ülkelerin yerel koşulları, dilleri, kültürleri, müfredatımıza yerleştirilmesi ayrı bir özen gerektiriyor.  O ülkenin eğitim mevzuatındaki zorunlulukları da yerine getirmekte bazen sıkıntılarla karşılaşılabilmektedir. Bu okullarımızın bulunduğu pek çok ülke, resmi bir devlet girişimi olarak açılan bu okullara ihtiyatla yaklaşmakta, yeni okul yapma izni, mülkiyet edinme hakkı, resmi öğretmen görevlendirme, çalışma izni ve vize muafiyeti gibi pek çok alanda birçok bürokratik engelle karşılaşabilmekteyiz. Zaman zaman bu engeller nedeniyle, eğitimde aksamalar meydana gelmekte, hatta okulların kapanmasına kadar uzanan ciddi sorunlara yol açmaktadır. Maarif Vakfı Kanun Tasarısı’yla tüm bu sıkıntıları aşabileceğimizi düşünüyoruz. Gerektiğinde yerel eğitimcilerden yararlanabilme, gerektiğinde ilgili ülkenin eğitim sistematiğine uygun müfredat hazırlayabilme esnekliğine sahip olmak, gerektiğinde şirket kurarak bu kurumları işletebilme ve ilgili ülkelerdeki başka ülkelere ait yabancı ülkelere rekabet edebilecek bir yapıya sahip olmayı amaçlıyoruz.”

“Pek çok ülkeden eğitim kurumu açılması talebi geliyor”

Yılmaz, dünyadaki büyük devletlerin kendi etki alanlarında yaptığı barışçıl icraatların başında eğitim alanında iş birliğinin geldiğini, büyük ülkelerin diğer topluluklarla iyi ilişkiler sürdürmek için kullandıkları en önemli diplomasi dışı alanın eğitim, kültür alanı olduğunu ifade etti.

Son dönemde Afrika ülkeleri başta olmak üzere, Moğolistan’dan Avustralya’ya kadar pek çok ülkeden yeni eğitim kurumları açılması için bakanlıklarına talepler geldiğini belirten Bakan Yılmaz, şu bilgileri verdi:

“Bu taleplerin bir kısmı bölgede yaşayan vatandaşlarımızın eğitimi için gelirken pek çoğu, Türkiye’nin sahip olduğu eğitimdeki kaliteyi, birikimi kendi ülkelerine taşımamıza istemektedir. Ülkemiz özellikle son dönemde yaptığı atılımlarla, eğitim alanında büyük mesafeler katetmiş durumdadır. 24 milyonu bulan öğrenci sayısı, 1 milyona yakın öğretmen ve çalışanıyla dünyadaki en büyük eğitim ailesine sahibiz. Sahip olduğumuz bu birikim, ülkemizi dünyada hedeflediği noktaya taşıyan nitelikli insan gücü, bu eğitim ordusunun emeğinin bir ürünüdür. Ülkemizin bölgesinde ve dünyada artan gücü, etkinliğine katkı sağlayacak bu eğitim kurumlarımızın sayısı ve niteliğini artırılabilmesi için yeni bir yapılanmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Dünyada da bunun pek çok örneği vardır. Maarif Vakfı’nı, dilimizi ve kültürümüzü, sahip olduğumuz kadim insani değerleri dünyanın her coğrafyasına taşıyacak bir kurum olarak düşünüyoruz. Vakfın farklı ülke ve bölgelerde yürüteceği eğitim faaliyetleri çeşitlilik arz edeceğinden ve bu yöredeki esnekliğe de uyum gösterebilmek için vakfımızın bir esneklik içinde olması gerektiğini düşünüyoruz. ” 

Tasarı üzerinde görüşmeler devam ediyor.

Kamupersoneli.net  | Ankara