Genel

Sıcaklığın yaşam ömrü üzerindeki etkisi

Bunun yerine, genlerin düşük sıcaklığın bir insanın ömrünü ne kadar etkileyebileceğini belirlediğini ortaya koymuştur.

Araştırma, Illinois’deki Chicago Üniversitesi’nin bağlı kuruluşu olan Woods Hole, MA’daki Marine Biological Laboratory’deki (MBL) bilim insanlarının çalışmaları.

MBL ekibi, rotiferler adı verilen küçük su hayvanları kullanarak yaşlanmayı etkileyen faktörleri araştırıyor.

Mikroskobik organizmalar meyve sineği gibi diğer biyolojik modellere göre çeşitli avantajlar sunduğundan rotiferleri seçtiler.

Böyle bir avantaj, insanlarda ortak olarak daha fazla gen içermesidir. Bir diğeri ise vücutlarının şeffaf olması, bu yüzden biyolojilerini gözlemlemek daha kolay.

Ek olarak, vücutları yalnızca yaklaşık 1000 hücre içerirken, rotiferler beyin, kas dokusu ve üreme ve sindirim için tam bir sinir sistemine sahiptir.

‘Serbest radikal yaşlanma teorisi’

On yıllardır, serbest radikal teorisi “yaşlanma alanındaki en popüler kavram” olmuştur. Aslında dergiler her yıl binlerce makale yayınlamaktadır.

Bilim adamları, örneğin, birçok hayvan türünün neden daha soğuk iklimlerde daha uzun yaşadığını açıklamak için kullandılar.

Serbest radikal teorisi, reaktif oksidatif türler (ROS) olarak adlandırılan metabolik yan ürünlerden zarar hücrelerinde birikme nedeniyle hayvanların yaşlandığını sürdürmektedir.

Ayrıca sıcaklık metabolik hızı düşürdüğü için, ROS salınımını yavaşlattığını ve böylece zamanla daha az hücre hasarı biriktiğini söylüyor.

İlk çalışma yazarı Dr. Kristin E. Gribble, “her gün soğuk bir duş alırsanız ömrünü uzatacağına inanan, orada güçlü insanlar var” diyor.

MBL araştırmacıları “düşük sıcaklığın 11 yaş Brachionus rotifer suşunda yaşlanma üzerindeki etkisini test ettiklerini” yazmışlardır.

Eğer serbest radikal teorisi doğruysa, yaşam süresindeki artışın 11 suşta da büyük ölçüde benzer olması gerektiğini belirtiyorlar.

Genetik değişkenlik önemlidir

Ancak, sonuçlar farklı bir hikaye anlattı. Her suşun ortanca yaşam süresindeki değişim, yüzde 6’lık bir düşüş ile yüzde 100’lük bir artış arasında değişmiştir.

Ekip ayrıca “azami ve göreceli yaşam süresinin uzamasında ve ölüm hızındaki farklılıkları” gözlemledi.

Ayrıca, birçok suşta, düşük sıcaklığın “üreme periyodunu uzattığını ve üreme sonrası süreyi kısalttığını, çoğu suşta sağlık yayılımının bir uzamasını önerdiğini” gördü.

Bu, genetik yapıya bağlı olarak, daha düşük sıcaklıkların, kendi ömrünü uzatmasa bile, iyi sağlıkta harcanan yaşam ömrünü artırabileceğini düşündürür.

Bu sonuçlara dayanarak, araştırmacılar “düşük sıcaklık ömrü uzatma mekanizmasının aktif bir genetik süreç olduğunu” öneriyorlar.

“Bu, yaşlanan tedavilere verilen yanıtları düşünürken genetik değişkenliğe daha fazla dikkat etmemiz gerektiği anlamına geliyor. Bu tedavilerin bazılarını insanlara taşımayı denediğimizde bu gerçekten önemli olacak.”

Kristin E. Gribble