• Haberler
  • Gündem
  • Adalet Bakanı Gül "Asla kabul edilemez" diyerek tepki gösterdi!

Adalet Bakanı Gül "Asla kabul edilemez" diyerek tepki gösterdi!

'Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş'ın Cuma hutbesinde naklettiği dini hükümler nedeniyle Ankara Barosunun rahatsızlığını ifade eden ve yer yer haddi aşan açıklamasını esefle karşılıyorum.' diyen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül Ankara Barosu'na sert bir

"Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş'ın Cuma hutbesinde naklettiği dini hükümler nedeniyle Ankara Barosunun rahatsızlığını ifade eden ve yer yer haddi aşan açıklamasını esefle karşılıyorum." diyen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül Ankara Barosu'na sert bir şekilde tepki gösterdi.

ASLA KABUL EDİLEMEZ!

Bakan Gül tarafından sosyal medya üzerinden yapıtğı açıklamada, "Hukuk, demokrasi ve özgürlükleri savunmak yerine faşizan bir dille Diyanet İşleri Başkanımızın şahsında toplumun inanç dinamiklerine saldıran Ankara Barosunun basın açıklaması, asla kabul edilemez." ifadelerini kullandı.

HİÇBİR İMASI VE BEYANI YOKTUR!

Ayrıca Bakan Gül yaptığı yazılı açıklamada, "Anayasa'nın 24. maddesinde ifadesini bulan dini inanç. vicdan ve kanaat hürriyetinin herkes gibi bir din adamı tarafından da kullanılmasında hiçbir sakınca bulunmamaktadır. Üstelik bu din adamı, anayasal bir kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığının başı olarak İslam dininin hükümlerini seslendirmektedir. Bu nedenle vatandaşlarımızın dini bilgi ihtiyacına, suallerine ve tereddütlerine cevap vermesi son derece doğaldır ve her şeyden önce bir kamu görevidir. Sayın Ali Erbaş'ın ifade ettiği hususlarla ilgili bir nefret suçu teşhisi koymak en hafif tabirle hukuki cehalettir. Bu topraklarda her sesten. her kökten, her inanıştan insan yüz yıllardır barış ve kardeşlik içinde birlikte yaşamış ve yaşamaya devam edecektir. Çok açıktır ki. Ali Erbaş Hocamızın hitabında bu birlikteliğe kasteden hiçbir ifadesi. iması ve beyanı yoktur." ifadeleri yer aldı.

Bakan Gül açıklamasının devamı şöyle:

Ankara Barosunun bu açıklamalara yönelik yakıştırmalar' bizi bir arada tutan değerlerle de demokratik ilkelerle de ne yazık ki uyuşmamaktadır. İnanç ve düşünce hürriyetinin anlamını herkesten iyi bilmesi gereken bir meslek örgütünün farklı bir düşünceye karşı yaptığı bu talihsiz açıklama, zihinlerinde bulunan faşist refleksi de bir kez daha ifşa etmiştir. Böylesi tek tipçi. ötekileştirici, tahakkümcü yaklaşımlar. herhangi bir hukuki dayanaktan yoksundur. İçinde bulunduğumuz salgın günlerinden tüm dünyanın hayranlıkla izlediği bir dayanışma ruhu sayesinde en az kayıpla çıkmaya hazırlanan ülkemizde. modası geçmiş, katı pozitivist anlayışın halkımız nezdinde bir karşılığının olmadığı açıktır. itibarını yükseltmek için başkalarının itibarına saldıranların karşısında Anayasamız, milli değerlerimiz ve demokrasimiz bulunmaktadır. Bu düşüncelerle söz konusu Baronun ifade ettiği hususların. köklü bir hukuk kurumuna yakışmadığını düşünüyor, açıklamayı esefle kınıyorum.

Haber

Kamu Personeli - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme