Gündem

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, "Darbe kime karşı yapılırsa hain bir iştir"

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, “Bu terör saldırılarıyla bu FETÖ denilen terör örgütüyle meczup ve sapkın bir dini inanışa sahip olan bu adam ve etrafındaki çeteyle Türkiye’yi durduramayanlar, şimdi PKK terörüyle ve başka terör örgütleriyle Türkiye’yi durdurmaya çalışacaklar. Hiçbirisinin gücü yetmeyecektir, bunların arkasındaki aklın da gücü yetmeyecektir.” dedi.

Kurtulmuş, Çankaya Köşkü’nde, İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) heyetini kabul etti.

Buradaki konuşmasında darbe teşebbüsünde başarısız olanların, “yenildik” diyerek kenara çekilmeyeceklerini belirten Kurtulmuş, arkasındaki güçlerin de “yenildik ne yapalım” diyerek kenarda durmayacaklarını ifade etti.

Kurtulmuş, böylesine kirli bir oyunla sonuç alamayacaklarını görenlerin, şimdi terörü yeniden hortlattıklarını ve terör üzerinden Türkiye’yi köşeye sıkıştırmaya çalıştıklarını vurguladı.

Dün akşam Van’da, bu sabah Elazığ’da ve arkasından da Bitlis’teki terör saldırılarında çok sayıda polisin şehit olduğunu dile getiren Kurtulmuş, “Bu terör saldırılarıyla bu ‘FETÖ’ denilen terör örgütüyle meczup ve sapkın bir dini inanışa sahip olan bu adam ve etrafındaki çeteyle Türkiye’yi durduramayanlar, şimdi PKK terörüyle ve başka terör örgütleriyle Türkiye’yi durdurmaya çalışacaklar. Hiçbirisinin gücü yetmeyecektir, bunların arkasındaki aklın da gücü yetmeyecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

“Demokrasiyi korumak bakımından sınıfta kalmışlardır”

Bu aziz milletin Allah’a olan sonsuz bağlılığıyla tarihten beri gelen sorumluluğuyla yarınki istikbaline de sahip çıkma iradesini ve iktidarını gösterdiğinin altını çizen Kurtulmuş, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu iradeye sahip olacağız, istikbalimize sahip çıkacağız. Sizlerin dualarınız, desteğiniz unutmayın ki bizim en büyük güçlerimizden birisidir. Şimdi sizlerden şu anda 42 ülkeden 65 sivil toplum kuruluşunu temsilen arkadaşımız burada. Burada bulunmayan 163 sivil toplum kuruluşu, İDSB’nin çatısı altında faaliyet gösteren diğer bütün bu sivil toplum kuruluşlarımızdan sizlerden istediğimiz ve beklediğimiz, bu desteğin ülkelerinizde de çoğaltılarak sürdürülmesidir. Bu hain çetenin, bu darbeci eşkıyaların gerçek yüzünün dünyaya anlatılmasıdır.

Maalesef bu kadar açık bir şekilde Türkiye demokrasisi tehdit altında bırakılmışken, sizlerin gösterdiğiniz bu hassasiyeti gösteremeyenlere de herhalde iki çift laf söylememiz gerekir. Her vesileyle demokratik standartlardan bahsedenler ne yazıkki bu darbe teşebbüsü karşısında demokrasiyi korumak bakımından sınıfta kalmışlardır. Herkes bu dünyada imtihan ediliyor.

Müslümanlar da sınanıyor, diğerleri de sınanıyor. İslam dünyasında halkların göstermiş olduğu bu tepkiyi gösteremeyen yönetimlerin de sınanmakta olduğunu bir kere daha ifade etmek isterim. Aynı şekilde batı dünyasında da her vesileyle demokrasi ve insan hakları üzerinden ders vermeye kalkanların, demokrasiyi ortadan kaldıran eşkıyalara karşı suskun kalmalarının da imtihanları kaybetmekte olduğunun bir göstergesi olduğunu ifade etmek isterim.” 

“Darbe kime karşı yapılırsa hain bir iştir”

Bu anlamda 66 yıllık çok partili siyasi hayatta, 5 kere darbelerle kesilmiş Türkiye demokrasisine işaret eden Kurtulmuş, en az 7-8 kere başarısız darbe teşebbüsleriyle yolu kesilmeye çalışılan Türkiye demokrasisinin ve buna sahip çıkan Türk halkının, bütün dostlarından ve Türkiye’ye “dost olduğunu” söyleyenlerden, darbeye karşı net bir duruş beklediği çağrısında bulundu.

Kurtulmuş, ne yazıkki bu duruşu gösteremeyenlerin, hiç olmazsa bundan sonrasını kurtarmak için Türk halkıyla dayanışma içinde olması gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Herkesten darbecilere karşı en yüksek sesle Türkiye’de milletin yanında olmalarını beklediğimizi bir kere daha ifade ediyorum. Darbe karşısında ‘kem küm’ sözlerle, birtakım ileri geri manevralarla siyaset üretilemez. Darbe kime karşı yapılırsa hain bir iştir, demokrasiyi ortadan kaldıran bir eşkıyalıktır. Bunu en iyi bilen ülkelerin başında Türkiye geliyor. Önce bu eşkıyalığa karşı durmaları lazım.

Ayrıca darbeyle terör birbirinden mahiyeti itibarıyla farklı değildir. Darbeciler, silah zoruyla millet iradesini ortadan kaldırmak istiyorlar. Teröristler ne yapmak istiyor? Teröristler de silah zoruyla milletin iradesini ipotek altına almak istiyor. Dolayısıyla ha teröristler ha darbeciler ha FETÖ ha IŞİD ha PKK. Bunların hiçbirisinin bir birinden farkı yoktur. Ama darbecileri sanki ‘darbe de terörün bir parçası değilmiş’ gibi görmek ve seyretmek en azından ‘terörün meşru görülmesi’ anlamına gelen bir davranıştır.”

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, salonda bulunanlara, “Sizin buradaki varlığınız, Türkiye’deki bu darbeye karşı sessiz kalanlara da bir ders olacak, onlara da bazı şeyleri öğretmiş olacaksınız. Ümit ediyorum ki bu ziyaretinizle birlikte başta dost İslam ülkeleri olmak üzere, bütün dünyadaki dost ve müttefik ülkelerin darbeye karşı tutumlarına çok daha net bir şekilde ortaya koyacaklarını, tutumlarını gözden geçireceklerini ümit ediyorum. Türkiye’deki seçilmiş meşru hükümete olan desteklerini daha açık bir şekilde ortaya koyacaklarını, seçilmiş, halkın oylarıyla iş başına gelmiş olan Cumhurbaşkanımıza desteklerini daha açık bir şekilde ortaya koyacaklarını ümit ediyorum.” şeklinde seslendi.

Kamupersoneli.net | AA