Gündem

Telafi çalışma süresi de 2 aydan 4 aya çıkarıldı!

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Yeni tip koronavirüsle mücadele çerçevesinde bakanlık olarak hayata geçirdikleri tedbirlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“RAPORUNU UZATMAK DURUMUNDA KALMAYACAK”

Alınan önlemler hakkında yayınladıkları genelgeye ilişkin olarak Bakan Selçuk, şu bilgiyi verdi:

“Biz ilk çıktığı andan itibaren bütün talimatlarımızı, bütün birimlerimize verdik. Daha sonra 23 maddelik kapsamlı bir genelge yayınladık. Bu genelge Sağlık Bakanlığımızın 14 kuralı ışığında kuruluşlarımızın, teşkilatlarımızın uyması gereken kuralları içeriyor. Aynı zamanda bütün vatandaşlarımıza yönelik de bazı önlemler içermekteydi. Mesela, özel sağlık hizmet sunucularında yine hijyen kurallarını esas alarak, biyometrik doğrulama yöntemlerimiz vardı kullandığımız, onları bu süre zarfında askıya aldık.

Kronik hastalarımızın bu süre zarfındaki ilaç ve tıbbi cihaz erişimini kolaylaştırmak adına var olan, devam eden sağlık raporlarının devamını sağladık. Yani iptali varsa bu süre zarfında bitmişse bunun devamını sağlıyoruz. Yine reçetelerde de devamını sağladık. Dolayısıyla kronik hastalarımız bu süre zarfında tekrar hastaneye gelerek, raporunu uzatmak durumunda veya tekrar doktor kontrolünden geçmek durumunda kalmayacaklar.”

Evde bakım ve engelli aylığı alan vatandaşlara da değinen Selçuk, “Yine engelli raporlarını da bu süreç zarfında otomatik olarak uzattık. Dolayısıyla tekrar hastaneye, doktora gelmek durumunda kalmayacaklar.” ifadesini kullandı.

“ESNEKLİKLER SAĞLAYACAĞIZ “

Kovid-19 ile mücadele kapsamında hazırlanan ekonomik istikrar paketiyle 100 milyar liralık kaynağın devreye alınması ile çalışma hayatına ilişkin tedbirler hakkında bilgi veren Selçuk, İşsizlik Sigorta Fonu’nun böyle durumlar için var olduğunu anımsattı.

Hem işçimize hem de işverenimize destek olmak için Kısa Çalışma Ödeneği’ni ve telafi çalışmasını devreye soktuklarını anlatan Selçuk, “Kısa Çalışma Ödeneği, işin belli periyotlarda durdurulması veya yavaşlatılması durumunda devreye giren bir ödeneğimiz ve biz bunun bütün sektörlere daha fazla fayda sağlaması için belirli koşullarında esneklikler de sağlayacağız. Şimdi Meclis Grubumuzla da iş birliği içindeyiz, istişare halindeyiz.” diye konuştu.

Bir yasal düzenleme ihtiyacı olup olmadığına ilişkin soruya Selçuk, “Tabii ki birkaç değişim ve bazı esneklikler sağlayacağız.” yanıtını verdi.

“Süre bunlardan biri mi?” sorusu üzerine ise Selçuk, “Evet, süre bunlardan birisi. Onu biraz daha esnetmek için şimdi istişare halindeyiz. Onun düzenlemesi de umarım ki yakın zamanda geçerek, işçimizin ve işverenimizin bu süreçte direnç kazanması için en önemli noktalardan birisi olacak.” dedi.

“TELAFİ ÇALIŞMA SÜRESİNİ DE 2 AYDAN 4 AYA ÇIKARDIK”

Bakan Selçuk, bazı markaların mağazalarını kapattıkları hatırlatılarak, bunlara ilişkin bir çalışma olup olmayacağına ilişkin soruyu, şöyle yanıtladı:

“Zaten işin belli bir oranda durdurulması söz konusu olduğunda, Kısa Çalışma Ödeneği’nden faydalanıyor olacaklar. Biz şartlarını da biraz daha esneteceğimiz için daha geniş kapsamda olacak ve işverenlerimiz bundan faydalanıyor olacak. Telafi çalışma süresini de 2 aydan 4 aya çıkardık. Bu telafi süresi de, bu zaman zarfında işçimiz, daha az çalışacak, daha sonraki 2 ay boyunca bunu telafi edecek. Dolayısıyla ne ücret kaybına neden olan ne de iş gücü kaybına sebep olan bir sistem. Bunun süresi 2 aydı, mevcut durumu da göz önüne alarak 4 aya çıkartıyoruz. Dolayısıyla bu da işverenimizin ve işçimizin bu süreçteki direncini arttıracak bir önlem olarak bizim destek paketimizde olacak.”

Zehra Zümrüt Selçuk, alınan tedbirlerde paydaşlarla görüşülüp, görüşülmediğine ilişkin olarak, ortak iş birliği ve istişare mekanizmaları içerisinde her daim işçi ve işveren sendikalarıyla görüştüklerini vurguladı.

“HER AN İRTİBAT HALİNDEYİZ HEM İŞÇİ HEM İŞVEREN SENDİKALARIMIZLA”

Bu süreçte de sendikalarla görüştüklerinin altını çizen Selçuk, “Bu dinamik bir süreç. Onların talepleri geldikçe, sıkıntıları oldukça biz buna dair de önlemler, tedbirler almaya devam edeceğiz. Her an irtibat halindeyiz hem işçi hem işveren sendikalarımızla.” ifadelerini kullandı.

Koronavirüsle mücadele kapsamında bakanlığa bağlı kuruluşlarda sağlık personeli sayısının artırılıp artırılmayacağına ilişkin olarak Selçuk, huzurevleri ve kuruluşlarda zaten hemşire ve doktorların görev yaptığını hatırlatarak, “İstikrar paketinde de görüldüğü üzere huzurevlerimizdeki doktor sayısını da artırıyoruz.” dedi.

Selçuk, her ildeki sağlık müdürlükleriyle özellikle huzurevleri noktasında çok sıkı irtibat halinde olduklarını da dile getirdi.

Selçuk, bu süreçteki özveri ve fedakarlıklarından dolayı tüm sağlık çalışanlarına ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı kuruluşlarda canla başla çalışan personele de teşekkür etti.

“Yaşlılar İçin Periyodik Takip Programı”na ilişkin ayrıntıların sorulması üzerine Bakan Selçuk, Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 8’inin 65 yaş üzerinde bulunduğunu, 80 yaş üzerindeki nüfusu da “en kırılgan nüfus” olarak gördüklerini söyledi.

Daha önce başlatılan projelerin yaşlıların korunması ve desteklenmesi için belediyeler kanalıyla yürütüldüğünü anlatan Selçuk, süreçte bunu daha da yoğunlaştırarak yapacaklarını kaydetti.

Türkiye genelinde 1003 Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı bulunduğunu belirten Zehra Zümrüt Selçuk, vakıfların periyodik paylarını yükselttiklerini, böylelikle destekleri daha da artıracaklarını ifade etti.

“BÜTÜN KIRILGAN GRUPLARIN YANINDA OLACAĞIZ”

Bakan Selçuk, bir soru üzerine, “Nisan ayından itibaren en düşük emekli maaşını 1000 liradan 1500’e çıkarmış olacağız. Bu süreçte her zaman yaşlılarımızın ve bütün kırılgan grupların yanında olacağız.” dedi.

Selçuk, bu konuda yasama sürecinin bulunduğunu, sürecin tamamlanmasının ardından nisan ayında maaşların yatırılacağını kaydetti.

Bir başka soru üzerine Selçuk, 2 milyar liralık ek sosyal yardım dağıtılacağını dile getirerek, “43 değişik sosyal yardımlaşma programımız var. Bu süreçte de Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı aracılığıyla yaptığımız ihtiyaç durumuna bağlı olarak acilen 2 milyarlık yardımı dağıtacağız ki bu süreçte daha dayanıklı, daha dirençli olabilsinler. Zaten onların kayıtları var, anında transfer edeceğiz. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına, yeni bir talep geldiğinde onlarla da ayrıca ilgileneceğiz.” bilgisini verdi.

“Yardım” adı altında hırsızlık girişimleri gibi haberlerin geldiği, bunların istismar alanı olabildiğinin ifade edilmesi üzerine Bakan Selçuk, burada kapısı çalınan vatandaşlara da sorumluluk düştüğüne dikkati çekti. Bakan Selçuk, sürecin milli birlik ve beraberlik içinde geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

“Birbirimize karşı her daim dürüst olmak durumundayız. Herhangi bir suistimale yol açılmaması gerekiyor.” diyen Bakan Selçuk, böyle bir durumla karşılaşıldığında derhal Aile, Sağlık ve İçişleri Bakanlıklarının ihbar hatlarının aranmasını istedi.

Yardım yapacak tüm bakanlıkların üniformaları, kartları ve düzeneklerinin bulunduğunu ifade etti.

“HİÇBİR VATANDAŞIMIZI BU SÜREÇTE DIŞARIDA BIRAKMAYACAĞIZ”

İhtiyaç sahibi ailelere yapılacak yardımlara ilişkin ayrıntıların sorulması üzerine Bakan Zümrüt Selçuk, şunları kaydetti:

“Zaten tespit edilmiş, periyodik olarak sosyal yardımlar yapıyoruz. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı aracılığıyla muhtarlık tespiti yapıyoruz. Şu anda tespit edilmiş bir listemiz var. Onlara, 2 milyon kişiye bu dağıtımı yapacağız ama herhangi bir ihtiyaç doğduğunda Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı aracılığıyla, ki onların da aylık periyodik payları artırıldı, hiçbir vatandaşımızı bu süreçte dışarıda bırakmayacağız. Hedefimiz 2 milyar lirayı, mart sonu, en geç nisan ayı başında dağıtmak.”

Bakan Selçuk, sosyal yardımlarda ek 2 milyar liralık kaynağın dağıtımında şartları taşıyan ihtiyaç sahibi hanelere 1000’er lira destek vereceklerini duyurdu.

Türkiye’nin en başından beri gerekli tedbirleri aldığını, vatandaşları da bu konuda bilgilendirdiğini hatırlatan Selçuk, vatandaşların, çalışanların ve işverenlerin mağdur olmaması için devletin gereken adımları attığına işaret etti. Selçuk, alınan ekonomik tedbirler kapsamında istenen şartları taşıyan özel kreş ve gündüz bakım evlerinin kısa çalışma ödeneğinden yararlanabileceği bilgisini verdi.

Eğitim yılı başında velilerle bu kurumlar arasında imzalanan sözleşmenin gereğinin yerine getirilmesini isteyen Selçuk, Türkiye’nin olağan dışı bir süreçten geçtiğini bu nedenle hem velilerin hem de kreş ve gündüz bakım evi yetkililerinin karşılıklı anlayış göstermesi gerektiğini ifade etti.

Soru üzerine Selçuk, kamu hizmetlerinin dijitalleşmesi kapsamında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının önemli mesafe kat ettiğini anlattı. Dijital ortamda en fazla tıklanan Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile Türkiye İş Kurumunun (İŞKUR) Bakanlığın bünyesinde bulunduğunu hatırlatan Selçuk, dijital ortamda 200’ü aşkın hizmet sunduklarını aktardı.

Bakan Selçuk, şöyle devam etti:

“SGK ve İŞKUR’un birçok hizmetine dijital ortamda ulaşabiliyorsunuz. Bütün vatandaşlarımıza çağrıda bulunmak istiyorum. Özellikle kamu işçi alımlarında lütfen başvurularınızı birimlerimize, binalarımıza gelerek değil, İŞKUR’un internet sayfasından yapın. Hem kendileri için hem de toplumun geri kalan kesimleri için oradaki kalabalığı önlemek ve sosyal mesafeyi korumak adına bu çok önemlidir. SGK’nin birçok hizmetine şu anda dijital ortamda ulaşılabiliyor. Dijital ortam, toplumsal mesafeyi sağlamak adına en önemli olanaklarımızdan, fırsatlarımızdan biri. İnanıyorum ki bu süreçte bu imkanı hepimiz daha etkin bir şekilde kullanacağız.”

Koronavirüs ortaya çıktığı ilk andan itibaren bakanlık olarak tedbirlerini kısa, orta ve uzun vadeli fazlar olarak belirlediklerini anlatan Selçuk, “Bu süreçte en önemli konu olan hijyen ve 14 kuralı takip etmemiz gerekiyor. Mümkün olduğunca evimizde kalalım. Cumhurbaşkanımızın talimatı üzerine hamileler, emzirenler ve 60 yaş üzeri çalışanlarımız için idari izin geldi. Bakanlığımız buna dair alınan tedbirlere harfiyen riayet ediyor. Önümüzdeki süreç boyunca yeni program ve yeni tedbirler, hem Sağlık Bakanlığı hem de Bilim Kurulumuzun önerileri ışığında devam edecektir.” ifadelerini kullandı.