Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Karapınar’da düzenlenen mitingde konuştu. Mitingde halka seslenen kurum son günlerde yaşanan orta şiddetli depremlere işaret ederek, Türkiye’yi bekleyen büyük deprem öncesi yapılması gereken hazırlıklar hakkında bilgiler verdi.
”Can ve mal güvenliği için kentsel dönüşüm şart” diyen Kurum, Kartal’da çöken binanın üzüntüsü içerisinde olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Son günlerde yaşanan orta şiddetli depremler ve çöken kaçak binalar, kentsel dönüşüm ısrarımızın ne kadar haklı olduğunu bir kere daha gösterdi. Halkımızın can ve mal güvenliği için kentsel dönüşüm şart. Bunun için 81 ile genelge gönderdik. 3 ay içinde riskli binaların tespitinin yapılmasını istedik. Riskli hiçbir binada bir tek vatandaşımızın oturmasına izin vermeyeceğiz. İnşallah 2030 yılına kadar her yıl 300 bin konutu dönüştüreceğiz. 6 milyon 700 bin konutumuzu hep birlikte geleceğe hazır hale getireceğiz. Karapınar’ın da kentsel dönüşüme ihtiyacı olduğunu biliyorum. İnşallah 2019 yılı Karapınar’da kentsel dönüşüm yılı olacak.” dedi..
Peki heryıl 300 bin konutun kentsel dönüşümle yenilenmesi riski ne kadar azaltır?
Uzmanlar Türkiye’yi bekleyen büyük deprem hakkında neler diyor?
Türkiye’de en geç 2019’da büyük deprem yaşanacak!
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, 2011’deki Van depreminden beri Türkiye’de büyük bir deprem yaşanmadığını, oysa Türkiye’nin 5 yılda bir yıkıcı büyüklükte bir deprem gördüğünü belirterek son depremlere ilişkin şu değerlendirmede bulundu: “Şu anda 7 yıl geçti. Yani Türkiye’nin büyük depremi gecikti. Çünkü güney, kuzey ve doğudan büyük gerilmeler altındayız. Bu büyük depremin yüzde 52’si Kuzey Anadolu kırığı boyunca, yüzde 33’ü Batı Anadolu’da, yüzde 13’ü de Doğu Anadolu fayı boyunca etkisini gösterecek. Geçtiğimiz günlerde yaşadığımız Adıyaman depremi, Doğu Anadolu’nun sinyaliydi.”
“BİRİKEN GERGİNLİK BİR ANDA PATLAYACAK”
Prof. Dr. Ercan, 5.5 büyüklüğündeki depremlerin artık Türkiye’de yıkım oluşturmadığını, yıkıcılık değerinin 6.2 olduğunu ifade ederek şöyle devam etti: “Türkiye işte bu büyüklük ve üstündeki depreme gebedir. Biriken gerginlik bir anda patlayacak. Bu yıl içinde bu büyük depremi bekliyoruz, en geç 2019’da olacak. Türkiye çok gergin, uyarı veriyor. Kaldı ki deprem düzenlidir, düzensiz değil. İnsan bağırmadan yumruklaşmıyor, yer de gerginliğini depremciklerle gösteriyor. Her an büyük bir deprem olabilir. Yıllardır ‘Yık yap’ değil, yapısal değil, kentsel dönüşüm için uyarıyoruz. Ama ona rağmen bağıra bağıra gelen bu depreme karşı Türkiye hâlâ hazırlıklı değil.”
“ANADOLU FAYI PUSUDA BEKLİYOR”
İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü ve Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Tüysüz ise depreme meyilli bir coğrafyada olduğumuzu hatırlatarak son günlerdekilere benzer, hatta daha yüksek büyüklüklerde depremler beklediklerini ifade etti.
Türkiye’nin yüzde 96’sının deprem riski altında olduğunu ifade eden Prof. Tüysüz, “1600 kilometrelik Kuzey Anadolu fayı, 650 kilometrelik Doğu Anadolu fayı pusuda. Ege Bölgesi olduğu gibi fay. Genel anlamda Türkiye deprem tehdidi altında ama bizim şimdi en riskli gördüğümüz iki yer var; İstanbul ve Bingöl’ün Yedisu İlçesi. Uzun bir süredir buradaki faylar suskun. Doğu Anadolu fayı 150 yıldır suskun. O nedenle mutlaka büyük bir deprem bekliyoruz. Göstermelik tatbikatları aşalım artık. Kişi olarak da toplum olarak da hazır değiliz bu depremlere” diye konuştu.
