Politika

Engin Altay, iktidar hakkında 'IMF önünde diz çökecekler' dedi

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Meclisin karnesinin ise tümüyle kırık olduğunu,  AK Parti’nin emeklilikte yaşa takılanlara (EYT) ilişkin, 24 Haziran seçimleri öncesinde söz vermesine rağmen, sözlerinde durmadığını söyledi. Altay, Bu süreçte AK Parti sözcüleri,  emeklilikte yaşa takılanların taleplerini boş işler olarak değerlendirdiler. AKP Genel Başkanı , ‘Bir de başımıza EYT’liler türedi’ diyerek milyonlarca insanın kalbini kırdı. Sayın Erdoğan türeyen emeklilikte yaşa takılan milyonlarca vatandaşımız değil, ülkenin kaynaklarını hortumlayan 5’li çetedir, yeni saray zenginleridir. AKP, ‘yasaklar, yoksulluk ve yolsuzlukla mücadele edeceğim’ diye iş başına geldi, bunlara ‘iki Y’ ekledi. Türkiye, yasaklar, yoksulluk, yolsuzluk ile yalan ve yağma ülkesi haline geldi. Millet 31 Mart’ta AK Parti’ye bir karne ve ders verecek” dedi.
KAPI KAPI BORÇ ARIYORLAR
AKP’nin Türkiye’de yıllar sonra enflasyon canavarını hortlattığını vurgulayan Altay, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın, “Marketlerde istediğimiz fiyatlar yok denetleyeceğiz.” diyerek esnafı, marketleri tehdit eder hale geldiğini söyledi. Altay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Albayrak’a soruyorum; sen bakan mısın zabıta amiri misin? Bir ülkede bir bakan bakkalı, çakkalı, marketi tehdit etmeye başlamışsa, ekonomi hakikatten kötü bir noktadadır.  Akaryakıt fiyatlarına 15 günde iki kez zam yapıldı. Sen benzin fiyatlarını aşağı çekmiyorsun, marketin çekmesini nasıl beklersin? Türkiye’de artık ithal edilmeyen tarım ürünü kalmadı. Türkiye’nin ekonomik göstergeleri önümüzdeki 3 ayı kaldıracak durumda değil. AKP, önümüzdeki 3 ayı kaldıracak, seçim ekonomisi çarkını döndürecek bir formülü buluverdi. Merkez Bankası, Genel Kurulunu 3 ay öne çekerek, mayısta Hazine’ye aktarması gereken 33 milyar lirayı ocakta aktaracak. Hükümetin tank palet fabrikasından, şeker fabrikasına kadar çökmediği bir yer kalmamıştı ama hükümetin Merkez Bankasına çökeceği aklıma gelmezdi. Merkez Bankasına çöken bir hükümetle karşı karşıyayız. Devletin kasası bomboş. Çin’den, Londra’daki tefecilerden borç aldılar şimdi Japonya’dan borç arıyorlar.  Erdoğan, Türkiye’nin IMF’ye borç vereceğini söylüyordu, vallahi de billahi de 31 Mart’ın ertesi günü Erdoğan hükümeti IMF’ye borç almaya gidecek, IMF’nın kapısını çalacak. IMF’nin önünde diz çökecek.”
 

GÜVENLİ BÖLGE DEĞİL SURİYE YÖNETİMİ İLE DİYALOG

 ABD Başkanı Donald Trump’ın 12 Ocak’taki tehdit tweetiyle bir sürecin başladığını, mesajdan sonra Trump ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın telefon görüşmesi yaptığını anlatan Altay, “Telefon görüşmesinden sonra ‘ABD’nin çekilmesinden memnuniyet duyarız, destek vermeye hazırız’ açıklamaları yapılıyor. Birgün önce seni edepsizce tehdit eden bir ülkeye, birgün sonra destek veriririz noktasına geldiğinde sana uğurlar olsun” dedi.
Güvenli bölgeye Türkiye, ABD, Suriye’deki Kürtler ve Rusya’nın başka pencerelerden baktığına değinen Altay, Türkiye’nin, ABD’nin İran’ı çevreleme politikasının koç başı olmaması gerektiğini vurguladı. Altay, güvenli bölge yerine Türkiye’nin, Suriye merkezi yönetiminin inisiyatifini bölgede tesis edecek hamleler ve imkanlara olumlu bakmasını isteyerek, güvenli bölge olması isteniliyorsa Suriye merkezi yönetiminin kontrolünde olması gerektiğini savundu. Engin Altay, Suriye merkezi yönetiminin bölgede konuşlanması, inisiyatifi askeri olarak da ele almasını, Türkiye’nin Suriye Kürtleri ile Şam yönetiminin diyaloğunu, yeni anayasa sürecini desteklemesini istedi. İdlib’den Türkiye’ye yönelecek büyük göç dalgasının önlemenin yolunun Şam yönetimiyle diyalog kurmaktan geçtiğini ifade eden Altay, Suriye’nin güneyine yönelik bir koridor tesisiyle göçün Türkiye’ye değil, Suriye’nin güneyine, orta bölgesine yönelmesini sağlayacak adımların atılmasını önerdi.
 

KAMBUR İTTİFAKI

Altay, “Cumhur İttifakı”nın kurucularının, “Millet İttifakı”yla ilgili yakışıksız sıfatlar kullandığını savunarak, “Cumhur İttifakı’ diye adlandırılan ittifak kendi içinde dumur, millet için kambur ittifakıdır. Millet sırtındaki kamburu 31 Mart’ta atacak. Türkiye zordadır, millet dardadır, çare sandıktır” değerlendirmesinde bulundu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin beka açıklamalarında bulunduğunun anımsatılması üzerine Altay, Türkiye’nin bekasını sadece Bahçeli’nin değil, tüm partilerin düşündüğünü vurguladı. Altay, “Türkiye’de beka sorunu varsa,  bunun sorumlusu 16 yıldır ülkeyi yöneten AKP’dir, Erdoğan’dır. Şimdi Erdoğan’ın koluna girerek, Türkiye’nin bekasına yönelik tehditleri bertaraf edemezsin” diye konuştu.
 

YSK’NIN ALGISI OLUMSUZ

YSK Başkanı Güven’in “Olumsuz algı oluşturuluyor” açıklamasına tepki gösteren Altay, “Asıl olumsuz algı YSK üyelerinin görev süresinin bir yıl uzatılmasıdır. Görev süreleri bir yıl uzatılan YSK üyelerinin aldığı her karar tartışılır. Bütün vatandaşlar bir şey yapsın gitsin oyunu kullansın. Gerisi bizim işimiz. Seçim sandık güvenliği konusunda alınması gereken her türlü tedbir CHP açısından alınmıştır. 972 ilçeyle ilgili genel merkezimizde muhteşem organizasyon an itibarıyla hazırdır.” karşılığını verdi.