HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Anayasa Mahkemesinin milletvekili dokunulmazlıklarına ilişkin verdiği kararın Anayasanın ruhuna aykırı olduğunu öne sürerek, “‘Böyle bir kararın çıkmasını da yadırgamadık” dedi.
Yüksekdağ, Adnan Yıldırım, Hacı Karay ve Savaş Buldan için Avcılar Mezarlığında düzenlenen anma programında 22 yıl geçmesine rağmen adaletin karşılıksız kaldığını savundu.
Zanlıların hala mahkeme önüne çıkarılmadığını iddia eden Yüksekdağ, “Mahkemeler bu kayıpların ve faili meçhullerin hesabını sormadı. Bilakis suçluları aklamakla uğraştı” ifadelerini kullandı.
Gazetecilerin sorusu üzerine Yüksekdağ, Anayasa Mahkemesinin milletvekili dokunulmazlıklarına ilişkin verdiği karara yönelik, şunları kaydetti:
“Anayasa aykırılığı nedeniyle bizlerin yaptığı başvurunun reddedilmesi başlı başına Anayasanın ruhuna aykırıdır. ‘Anayasada güvence altına alınan siyaset yapma hakkına dönük bir müdahaledir’ dedik. Anayasa mahkemesinden böyle bir kararın çıkmasını da yadırgamadık. Türkiye’de bağımsız olması gereken yargı mekanizmaları toplum tarafından bütün güvenirliliğini yitirmiştir. Bizim açımızdan başvurumuzun reddedilmesi bizim duruşumuzu ezen, büken bir etki oluşturmaz. Bizler her koşulda bunun, dokunulmazlığın kaldırılması hukuksuzluğu karşısında mücadele edeceğimizi ifade ettik. Bu tip kararlarla Türkiye kaybediyor. Anaysa Mahkemesinden umutlu değildik. En azından hukuku savunacak bir yargı organı kalmış olacağına dair bir umudumuz vardı onu da kaybettik. Tarihsel bir yanlışa imza atılmıştır.”
– Alman Meclisinin Ermeni iddialarına ilişkin kararı
Alman Meclisinin Ermeni iddialarına ilişkin kararına, HDP’nin tepkisiz kalmasının sorulması üzerine Yüksekdağ, “Parlamentodaki siyasi partilerin yaptığı yanlışlara imza atmamak bizim görevimiz. Türkiye’de HDP bir ana muhalefet partisi durumundadır. Çünkü diğer partiler hükümetle aynı düşünüyor. Hiçbir farkları yok. O nedenle parlamentodaki bu partilerin yanlışına imza atmamak ve doğruyu savunmak bizim görevimizdir. Doğru olan da şudur; Bütün yanlışlık ve haksızlıklarla yüzleşmek bizim görevimizdir. İttihat ve Terakki döneminde işlenen bir suçla yüzleşmemek için ne engelimiz var. Sadece devlet siyasetinin engelleri geçmişle yüzleşme konusunda Türkiye’deki siyaset kurumunu felç ediyor. Bu felç olmuş durumu da Türkiye’ye yansıtıyor. 1915’te işlen suçla ilgili bir siyasi tavır alınmasının en demokratik siyasi tavır olduğunu düşünüyoruz. Bu tavrı almadığımız için Ermeni konusu sürekli bize karşı bir koz olarak kullanılıyor. Tarihe objektif olarak bakılması, bu tür sorunları ortadan kaldıracaktır.” değerlendirmesini yaptı.
– Karay’ın yakınından tepki
Öte yandan anma töreni düzenlenenlerden Hacı Karay’ın yakını Emrah Karay, mahkemelerde yalnız bırakılmak istemediklerini belirterek, “Madem kameralarla yanımıza geliyorsunuz, mahkemelere de gelin. ‘Geçen yıl Eş Başkanımıza bizi mahkemelerde yalnız bırakmayın’ dedim. İki vekilimiz geldi mahkememize ve onlar da ara verilmeden gitti. O zaman ‘bu partiye neden oy verdim’ diye kendimi sorguluyorum.” diye konuştu.
Anma törenine Yüksekdağ’ın yanı sıra TBMM Başkanvekili ve HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan ile HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder de katıldı.
