Ekonomi

Dolar Uyarısı Geldi ! Tetikte Olunmalı

Cuma günü karışan döviz pazarı haftanın ilk gününde kısmen yatıştı. Bunda Merkez Bankası’nın aldığı önlemler ile açılan soruşturmaların etkili olduğunu söylemek mümkün.

Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Seçim sonrası bunun bedelini size çok ağır keseceğiz” demesi de, piyasa hareketlerini baskılamış olabilir.

ORTA NOKTASI 5.5 TL

Habertürk’ten Abdurrahman Yıldırım’ın aktardıkalrına göre  sonuçta baktığımızda dolar kurunun orta noktası 5.5 olmak üzere bunun 35 kuruş aşağısı ve 35 kuruş yukarısından geçen bir koridorda dalgalı seyir izlediğini görüyoruz. Ocak ayı sonunda 5.15 TL’ye kadar inen dolar 22 Mart Cuma günü 5.85 TL’ye kadar çıktı.

-Böyle bir orta noktayı nereden çıkardık derseniz, son 6 ayın ortalama dolar kurunun gerçekleşmesi 5.44 ile 5.5 TL’ye yaklaştı. Son 6 aylık dönem ekim ayı ile başlıyor. Yani kur şokuna karşılık paket açıklanmış, faizler artırılmış ve dövizde yatışma kısmen sağlanmış bir dönemin rakamlarını baz alıyoruz. 5.5 TL yıllık ortalama kur tahminiyle de uyumlu. Programda 5.60’lık ortalama dolar kuru alınmış durumda.

-Kurun yıl sonu itibariyle 6 TL’nin altında kalması ve ortalamasının 5.60 civarında gerçekleşmesi zaten ekonomi yönetiminin ve program hedeflerinin hesapları içinde, öngörülmüş düzeyler. Hesaplamalar bu düzeylerden yapılmış. Enflasyon düzeyi etrafında gidecek ve tahminler çerçevesinde kalacak bir kur artışı kimseyi rahatsız etmez. Bütün ekonomik tarafların da işine gelir.

5.50’NİN 35 KURUŞ ALTI-ÜSTÜ KORİDORU

-Dolayısıyla kurun seyrinde ani sıçramalar elbette güven sarsar, hatta kur şoku korkusunu canlı tutar. Herkes tetikte bekler.

-Ama sınırlar ve tahminler çerçevesinde kalınması halinde, bu tür geçici çıkışlar kalıcı hasar vermeyecek bir durumdur. Dolar kurunun ekonomi yönetiminin tahminlerine uygun olarak hangi sınırlar içinde kalması gerektiğinin altını çizdik. 5.5’in 35 kuruş aşağısı ve 35 kuruş yukarısını kapsayan bir koridor içinde hareket uygundur.

YA KORİDORUN ÜSTÜNE TAŞARSA

Şimdilik koridor içinde gerçekleşen seyir ya seçim sonrasında koridorun üstüne çıkarsa ne olur? Öyle ki, önemli belirsizliklerin eşiğindeyiz. Bunları tek tek ya aşacağız ya da takılacağız. Seçim, ABD ile gerginlik, AB ile ilişkiler, Brexit’in seyri ile Avrupa ekonomilerinin yavaşlaması, ticaret savaşları gibi çok önemli stres testleri bizi bekliyor.

-Böyle bir döneme cari açığı azaltmış olarak girmek bir avantaj. En önemli ekonomik risk unsurunu devre dışı bırakıyor.

DIŞ BORCUN ÇEVRİLMESİ

-Dış borçların ödenmesinde devlet ve bankalar yükümlülüklerini rahatça yerine getirir. Bu konudaki risk ise şirketler kesiminde. Ancak orada da şirketlerin 60 milyar doları aşkın döviz hesabı bulunuyor.

-Kaldı ki 100 milyar doları aşkın gerçek kişilerin döviz hesaplarından bir kısmı da şirketlerin hanesine yazılabilir. Ya vergi nedeniyle döviz varlığı kişilerin yanı patronların üzerinde gözüküyor ya da işin sahipleri kendi hesaplarından şirketlere gerektiğinde aktarma yapabilirler.

-Bu desteklere rağmen sorun şu ki, bazı borçlu şirketlerin ve sahiplerinin de döviz varlığı olmayabilir. Bu bir risktir. Şirket borçlarının çevrilmesinde, küresel likiditenin yeniden gevşetilmesi, faiz artışlarında frene basılması ve Libor faizlerinin gevşemesi kolaylaştırıcı etki yapacak.

NEDEN TETİKTE OLUNMALI?

-Küresel sermaye hareketlerinde bir zayıflık veya tersine dönmesi ve Türkiye’ye özgü risklerin gündeme gelmesi kurda sıçrama yaratabilir. Bu durumdan en çok şirketler kesimi etkilenecek.

-Cuma günkü ani sıçramaya hükümetin sert tepki verdiğini, pazarın karışmasına geçit vermediğini görüyoruz. Bu tutumunu ve iradesini seçim sonrası da sürdürmesi gerekir. Hükümet için seçim öncesi ile seçim sonrası fark etmemeli. Seçimden sonra da her an tetikte ve her an hazır olunmalı ki, risklerin gündeme gelmesiyle kurda yükseliş bekleyenler haklı çıkmasın.