Adalet Personeli

HSYK Tarafından 3 Bin 500 Hakim ve Savcı Hakkında İşlem Yapıldı

 Yargıda Birlik Derneği (YBD) Başkanı Cumali Karakütük, hakim ve savcıların başka bir odağa bağlı olmaması gerektiğini belirtti.


YBD’nin Bodrum ilçesinde düzenlediği toplantıya katılan Karakütük, burada gazetecilere FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. FETÖ soruşturmalarının genel kapsamlı yürütüldüğünü ifade eden Karakütük, bu konudaki davaların açılmaya başlandığını ifade etti.

Karakütük, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında, görev yerlerine göre her başsavcılığın soruşturmalarını başlattığına işaret ederek, “Özelde hakim ve savcılarla ilgili FETÖ soruşturmaları da değişik başsavcılıklarda ve Ankara Başsavcılığında mevcut. Bunun uzantısı olarak da birtakım koruma tedbirlerine, açığa almalara ve ihraç gibi tasarruflara da yönelmek söz konusu olmuştur.” dedi.

Bir hakim ve savcının başka bir odağa bağlı olmaması gerektiğini belirten Karakütük, “Hele ki darbe girişiminde bulunmuş, hukuka, millet iradesine, demokrasiye yönelmiş şiddet içeren, 242 insanımızın ölümüyle şehit olmasıyla sonuçlanan bir girişime niyetlenmiş ve bunu icra etmiş yapıya bağlı hissetmesi asla kabul edilemez.” vurgusu yaptı.

HSYK’nın tasarruflarının, yargıdaki bu durumun ortadan kaldırılmasına yönelik olduğuna değinen Karakütük, “Bunu açıklamalardan, tasarruflardan gözlemliyoruz. YBD olarak bizim de yargı içinde bir yapıya, odağa, terör örgütüne bağlı kişilerin bulunmaması gerektiğini düşündüğümüzü ifade etmek istiyorum.” diye konuştu.

Karakütük, görevden alınan hakim ve savcılarla ilgili soruya da şu yanıtı verdi:

“Atamaları HSYK’nın 3. Dairesi yerine getiriyor. Açığa alma ve ihraç işlemleri 16 Temmuz’dan itibaren yürümektedir. 3 bin 500’e ulaşmış bir sayı söz konusudur. Kurulumuzun açıklamalarına göre, sırada bekleyen 4 bin hakim-savcı adayı vardı. Bunların önemli bir kısmı çarşamba günkü kurayı da sayarsak, mesleğe kazandırılmış durumda. Yani sayısal olarak bu eksikliğin bir zafiyet yaratmayacağını ifade etmek isterim. Bu arkadaşlarımızın, mesleğe uyumları, deneyim kazanmaları, beklenen hakimlik ve savcılık ödevlerini yerine getirmeleri, kolektif bir çalışmanın sonucunda başarılacaktır. Biz bu konuda üzerimize düşeni yapacağız.”

Türk demokrasisinin, 15 Temmuz’da rafa kaldırılmak istendiğini anlatan Karakütük, bunun aynı zamanda demokrasinin de ihlali amacı taşıdığını vurguladı.

Devlet organlarını bertaraf edecek bir darbenin, hukuku da askıya alacağını söylemenin yanlış olmayacağına işaret eden Karakütük, “Hukuka inanan, demokrasiye inanan herkesin, bu darbenin karşısında olması gerektiğini düşünüyorum. Herkesin bu tavır içinde olması gerektiğini bekleriz.” değerlendirmesinde bulundu.

Darbe girişimini, ABD’de yaşayan FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in 40 yıldır organize ettiğinin anlaşıldığına dikkati çeken Karakütük, “Suçluların iade edilmesi kapsamında olan bir durum var. Yani iade edilmesi gereken bir şüpheli var. Biz hukuk adına bunun iade edilmesi gerektiğini savunuruz.” dedi.

Karakütük, hükümetin, suçluların iadesi kapsamında, ABD yetkili makamlarına gönderdiği doküman ve deliller bulunduğunu anımsatarak, hukuki açıdan bakıldığı zaman bu kişinin yargılanması konusunda, iadesini gerekli kılan sebeplerin varlığının söz konusu olduğunu sözlerine ekledi.

Kamupersoneli.net / AA