Editörün SeçtikleriGündem

Bir haftada 38 deprem oldu: O il için 7 ve üzeri yıkıcı deprem olabilir! Acilen önleminizi alın, deprem çantanızı hazırlayın

Depreme ilişkin son dakika önemli bir açıklama geldi. Son dönemlerde bir ilimiz resmen beşik gibi sallanıyor. Sadece bir hafta içerisinde 38 depremin kaydedildiği açıklandı. Konuya ilişkin de uzman isim önemli açıklamalarda bulundu.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Deprem Araştırma ve Risk Yönetim Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Alican Kop tarafından açıklama geldi. Kop, açıklamasında kentte son bir hafta içerisinde en büyüğü 4,4 büyüklüğünde olmak üzere toplam da 38 depremin meydana geldiğini duyurdu. Bu bölgede 509 yıldır büyük bir depremin yaşanmadığını söyleyen uzman ismin açıklamaları haberimizde

37 DEPREM KAYDEDİLDİ

Kahramanmaraş’ta 26 Temmuz tarihinde 4,4 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmişti. Bu deprem sonrasında 37 artçı sarsıntı kaydedildi. Bölgedeki hareketliliğe ilişkin önemli bir açıklama geldi.

İlk depremden sonra yaşanan diğer depremlerin oluşmasının normal olduğunu kaydeden Kop, bunların bir süre sonra hem büyülükleri hem de sıklıkları azalarak sönümleneceğini söyledi.

Bu nedenle vatandaşların bu artçı depremlerden korkmaması gerektiğini aktaran Dr. Öğretim Üyesi Alican Kop, “Bu normal bir süreç, hatta bu 3- 4 ay kadar sürebilir. Ama olduğu yer çok önemli, Gölbaşı-Türkoğlu segmenti.

Bu segment, Kahramanmaraş’ın en büyük deprem kaynağı, çünkü bu segment 509 yıldır deprem üretmemiş bir segment. Biz yıllardır söylüyoruz ve birçok yer bilimci de bu segmenti Türkiye’deki en önemli sismik boşluklardan biri olarak tanımlıyordu. 1114 ve 1513 yıllarında deprem üretmiş bu segmentin 1513’ten beri deprem üretmediğini biliyoruz.

Dolayısıyla da bu deprem olmadan önce de söylüyorduk bu segment üzerinde her an 7 ve civarında deprem olma olasılığı var. Bu deprem, onu tetikleyen veya onun öncüsü şeklinde yorumlanacak bir deprem değil ama o segment üzerinde he an her saniye 7 civarında deprem olma olasılığı zaten vardı ve bugün de maalesef o olasılık devam ediyor” diye konuştu.

‘KÜÇÜK DEPREMLER, BÜYÜKLERİ ÖTELER ALGISI DOĞRU DEĞİL’

Dr. Öğretim Üyesi Alican Kop, halk arasında küçük çaptaki depremlerin facialarla sonuçlanabilecek sarsıntıları engellediği ve ötelediği gibi algının da doğru olmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

“Bu küçük şiddetli depremlerin büyük depremleri önlediği algısı doğru değil. Çünkü depremlerdeki hem yıkıcılık hem de büyüklük logaritmik olarak değişiyor. Örneğin; biz 5 büyüklüğündeki depremin yıkıcılığını 1 olarak kabul ediyoruz, 6 büyüklüğündeki deprem onun 10 katı, 7 büyüklüğündeki deprem onun 100 kat, 8 büyüklüğündeki deprem ise 1000 katı.

Dolayısıyla 4 büyüklüğündeki bir deprem 7 büyüklüğündeki depremin enerjisini boşaltabilmesi mümkün değil. Bunun gibi aynı anda aynı noktada yaklaşık 1000 tane deprem olması gerekiyor. Yani bu konu doğru değil.”

‘HASTANE HEM FAY HATTINA YAKIN HEM DE ZEMİNİ KÖTÜ’

26 Temmuz’daki depremin en çok hissedildiği Necip Fazıl Şehir Hastanesi’nin sarsıntının merkez üssüne yakın olduğunu kaydeden Kop, “Fay; Gölbaşı’ndan çıkıyor, Balkar’dan göllerin hemen yanından Kartal köyüne doğru geliyor. Kartal köyünün hemen doğusunda Uzunalan var. Uzunalan’dan geçip Çiğli köyüne, Tevekkelli, Öksüzlü, buradan Türkoğlu’na kadar devam ediyor.

Zaten fay oradan geçiyor, fayın kırığı orada. Şehir Hastanesi de oraya oldukça yakın konumda, oraya yaklaşık 3- 3,5 kilometre gibi bir uzaklığı var ve o alanlardaki zemin özellikleri çok önemli çünkü Şehir Hastanesi’nin olduğu alandaki zemin oldukça kötü.

Yani hem alüvyonlar var, onun altında da kaya olarak bozuşmuş kayalar var. Yani bunlar çok sağlam kayalar değil. Zemin de çok kötü bir zemin olduğu için bunlar depremin etkisini büyütebiliyorlar.

Bu nedenle de Şehir Hastanesi’nde bu çok fazla hissedildi. Bu, oradaki zeminin kötülüğünden kaynaklanıyor. Yine aynı şekilde Tevekkelli civarında da yüzeyde alüvyonlar ve onların altında bozuşmuş kayalar var. O yüzden de zemin kötü olduğu için depremin etkisini büyütüyor” ifadelerini kullandı.