Bayrama Özel Az Bilinen ve Lezzetli Bayram Tatlıları ( Arap Kadayıfı, Saray Tatlısı)

Akdeniz bölgesinde çokça tüketilen şerbetli bir tatlı çeşidi olan Arap kadayıfı, Ramazan Bayramı'nda baklavaya alternatif olarak öneriliyor.

Antalya'nın Şarampol Caddesi'ndeki dükkanlarında baba mesleğini sürdürerek tatlı üretimi ve satışı yapan Süleyman Korkmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bazı yerlerde taş kadayıfı olarak da adlandırılan Arap kadayıfının, Akdeniz bölgesine özgü bir tatlıolduğunu söyledi.

Ramazan Bayramı'nda vatandaşların tatlı olarak genelde baklavaya yöneldiğine işaret eden Korkmaz, hafifliği, yapımının kolay olması, fiyatının uygunluğu ve değişik tadı ile Arap kadayıfının, alternatif olarak düşünülebileceğini vurguladı.

Bayram öncesinde çok sayıda sipariş aldıklarına ve yetiştirmeye çalıştıklarına değinen Korkmaz, "Arap kadayıfı yaz aylarında insanları yormayacak hafif bir tatlı. Bayramda baklavanın yerine tercih edilebilir. Biz tavsiye ediyoruz. Arap kadayıfı alan sürekli müşterilerimiz var. Çevre ilçelerinden gelip alanlar bile var." dedi.

- Arap kadayıfının tarifi

Korkmaz, Arap kadayıfının nasıl yapıldığı anlattı.

Arap kadayıfı yapılırken ilk dikkat edilmesi gerekenin kullanılacak unun kalitesi olduğunu belirten Korkmaz, hamura katılacak suyun sıcaklığının 55 derece olması gerektiğini kaydetti.

Tatlının hamuruna maya ve soda koyulduğunu ifade eden Korkmaz, "Hamuru olabildiğince cıvık, yani akışkan bir hale getiriyoruz. Yoğurduktan sonra dinlenmeye bırakıyoruz. Hamurun 30 dakika kadar bir dinlenme süresi var. Daha sonra ocağımızda hamuru hafif kızarttıktan sonra içinin hamurunu çekmesi için bir süre daha dinlenmeye alıyoruz." dedi.

Ardından cevizleme aşamasına geçtiklerini belirten Korkmaz, tatlının içine genelde ceviz koyduklarını isteğe göre az bir miktar tarçın eklenebileceğini kaydetti. Korkmaz, isteyenlerin tatlıyı kaymaklı da yapabileceğini dile getirdi.

İçi doldurulan tatlının çok iyi kızdırılmış yağda kızartıldığını söyleyen Korkmaz, şöyle devam etti:

"Burada sanayi tipi ocaklar kullandığımız için yağı çok fazla kızgınlaştırabiliyoruz. Biz 3-4 dakika içerisinde kızartabiliyoruz. Evdeki ocaklarda bu biraz daha uzun sürebilir. Daha sonra şerbetleme safhasına geçiyoruz. Hamur sıcak olduğu için şerbetin soğuk olması gerekiyor. Sıcakla soğuk birleştiğinde hemen birbirlerini çekiyorlar ve böylece şerbetleme işlemi de bir kaç dakika içinde tamamlanıyor. Tatlımız servise hazır hale geliyor."

Korkmaz, ramazan dolayısıyla Arap kadayıfının kilogramını 15 liradan sattıklarını bildirdi.

Osmanlı döneminde İzmit’te üretilen "saray tatlısı" pişmaniye, her yıl farklı bir ülkede yapılan festivalle dünyaya tanıtılıyor.

İzmit Belediyesince düzenlenen Uluslararası Pişmaniye Festivali, Bosna Hersek, Makedonya ve Avusturya'nın ardından bu yıl Azerbaycan'da gerçekleştirilecek.

İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, pişmaniyenin İzmit'in tatlısı olduğunu, İzmit pişmaniyesinin tanıtımı amacıyla 8. Uluslararası Pişmaniye Festivali'ni, 14-16 Temmuz'da Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenleyeceklerini bildirdi.

Bu kapsamda daha önce İzmit, İstanbul, Ankara'nın yanı sıra Bosna Hersek, Makedonya ve Avusturya'da festivaller gerçekleştirdiklerini kaydeden Doğan, festivallerin yoğun ilgi gördüğünü dile getirdi.

Pişmaniyenin, Osmanlı saraylarında, "saray tatlısı" olarak bilinen ve İzmit'te yapılan bir tatlı olduğunu vurgulayan Doğan, şöyle devam etti:

"İzmit'in pişmaniyesi, diğer bölgelerde yapılan pişmaniyelerden çok farklı. Şu anda İzmit'in pişmaniyesini daha fazla yenilen, daha fazla tercih edilen, daha fazla satılan bir tatlı olması için gayret ediyoruz. Pişmaniyeyle ilgili anıların tazelendiği bir festival. Biz pişmaniyemizi Türkiye'de tescilledik ama tüm dünyada da tanınsın istiyoruz. Neden yurt dışı? Oraya pişmaniye firmalarımız gidiyor. Orada yaptıkları pişmaniyeleri, halka dağıtıyoruz. Daha sonra pişmaniyeyle ilgili ticari kuruluşlarla işbirliğine giriliyor. Hem ticari hem kültürel hem sosyal anlamda çok güzel bir başlangıç oluyor hem de ülkemizin de bir anlamda tanıtımı oluyor."

- "Dünyanın en uzun tatlısıyla Guinnesse Rekorlar Kitabı'na girdik"

İzmit denilince akla "pişmaniye" geldiğini belirten Doğan, "Yeşilçam filmlerinde bile İzmit istasyonu vardı, pişmaniye satan satıcılar var." dedi.

Doğan, İzmit pişmaniyesini markalaştırmak amacıyla güzel çalışmalara imza attıklarına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz pişmaniye festivallerine başladıktan sonra pişmaniyenin logosunu, pişmaniyenin patentini, coğrafi işaretini aldıktan sonra klibini çekip, şarkısını, pişmaniye heykelini yaptıktan, festivalleri yurt dışına yaydıktan sonra üretimde en az 3 katına yakın bir artış oldu. Pişmaniyecilerimizin yüzü daha çok gülmeye başladı. Daha fazla üretim daha fazla istihdam oldu ve tabii ki kazanan şehrimiz, kazanan Türkiye oldu. Yurt dışında oldukça rağbet gören bir tatlımız var. Pişmaniye, gerçekten çok sempatik bir tatlı. Pişmaniyeyi dünyaya tanıtmak amacıyla dünyanın en uzun pişmaniyesini yaptık. 1041 metre pişmaniye yaparak, dünyanın en uzun tatlısı şeklinde Guinnesse rekorlar kitabına girdik. Bu anlamda da bir unvanımız var. 1041 metreyle dünyanın en uzun tatlısının yapıldığı şehir, İzmit'tir. İzmitimiz çok farklı özellikleri, çok derin tarihiyle böyle bir özelliğe de sahip."

Doğan, öncelikle Kocaeli'de yaşayan vatandaşların pişmaniyeye sahip çıkması gerektiğini, Osmanlı döneminden itibaren üretilen pişmaniyenin, üretiminin artmasını çok önemsediklerini vurguladı.

Belediyede, vatandaşlara çikolata yerine pişmaniye ikram ettiğini anlatan Doğan, "Özellikle ben esnaf kardeşlerimize özellikle çağrılardan bulunuyorum. İş yerlerinizden çikolata yerine pişmaniye ikram edin. Ben bunu yapıyorum, çok makbule geçiyor. İnsanlar zaten çikolatayı her yerde yiyorlar. Pişmaniye çok daha fazla yensin istiyorum. Bayramlarda artık pişmaniye ikram edelim. Evlerde hakikaten bir farklılık olsun. Buradan hem Kocaeli'deki halkımıza hem de Türkiye'deki insanlarımıza sesleniyorum, bayramınız kutlu olsun. Bayramdaki ikramımız pişmaniye olsun."

AA

Kamupersoneli.net