IMF Başkanı Georgieva, “Krizle Yüzleşme: Küresel Ekonomi için Öncelikler” başlıklı konuşmasında, 1929 yılında başlayan ve 1930’lu yıllar boyunca devam eden Kuzey Amerika ve Avrupa merkezli olan fakat Dünya’nın geri kalanında da oldukça yıkıcı etkiler bırakan “Büyük Buhran”ı hatırlatarak, o zamandan bu yana yaşanabilecek en kötü ekonomik senaryonun beklendiğini ifade etti.
Bu salgının tarihte görülmemiş ölçekte sosyal ve ekonomik düzeni bozduğuna dikkat çeken Georgieva, toparlanmanın hızını ve gücünü, atılacak adımlar belirleyecektir diyor. Önümüzdeki hafta gerçekleştirilecek Bahar Toplantılarında ise bu konuya odaklanılacağını söylüyor.
Küresel çapta ekonomik büyümenin de bu sene negatif olacağına değinen Georgieva, daha bir kaç ay önce kişi başına düşen milli gelirin artması beklenen 160’dan fazla ülkede durum şu an tersine döndü. Afrika, Latin Amerika ve Asya’daki çoğu gelişmekte olan ve düşük gelirli ülkelerin büyük risk altında olduğunu belirterek, bu ülkelerin talep ve arz şokları ile finansal koşullarda sıkılaşmaya maruz kaldığını, bazılarının ise sürdürülemeyen borç yüküyle karşı karşıya olduğunu belirtti.
Dünya’daki tüm hükümetlerin eyleme geçtiğini hatırlatan Georgieva, “2020 senesinin son derece zor olacağını, salgın yılın ikinci yarısında zayıflarsa, salgını önlemeye yönelik önlemler de kademeli olarak kaldırılır ve ekonomi yeniden açılırsa 2021’de kısmi bir toparlanma bekleniyor” değerlendirmesinde bulundu.
Georgieva, ayrıca IMF’nin 1 trilyon dolarlık kredi kapasitesinin de olduğunu vurguladı. 90’dan fazla ülkeden gelen acil durum çağrısına cevap verildiğini, yönetim kurulunun ise acil durum programını iki katına çıkarmayı kabul ettiğini vurguladı.
