Gündem

1. Yargı paketinde neler var? Yargı Reformu hakkında son dakika haberleri

Yargı reformunun birinci paketi TBMM’de onaylanarak Resmi Gazete’de yayımlandı. Yargı paketinin içerisinde yer alan ve artık yasalaşan yeni düzenlemelere göre temyiz kararlarının kapsamının genişlemesi, soruşturma esnasında tutukluluk süresinin bir yılı geçememesi gibi pek çok yenilik yer alıyor. İşte, birinci yargı paketi hakkında merak edilen bazı bilgiler

1.YARGI PAKETİNDE NELER VAR?

Yargının yükünü yüzde 30 oranında azaltmayı vaat ediyor diyelim ve öncelikli istinaf mahkemeleri ile ilgili düzenlemeyi ifade edelim.

Bu yargı paketi ile birlikte, istinaf mahkemelerinin verdiği kararların temyiz edilebilme kapsamı genişletiliyor. Buna göre ‘’hakaret, halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit, suç işlemeye tahrik, suçu ve suçluyu övme, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya halkı aşağılama, kanunlara uymama konusunda tahrik etme, Cumhurbaşkanı’na hakaret, Devletin bayrak gibi tüm egemenlik işaretlerini aşağılama, Türk Milletini, devletini, kurum ve organlarını aşağılama, silahlı örgüt suçu, halkı askerlikten soğutma suçu, terör örgütlerinin cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren, öven ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik eden, bildiri veya açıklamaları basma veya yayınlamak suçu, kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşleri düzenlemek, yönetmek ve katılmak, kanuna aykırı vasıtaları ve suç işlemeye teşvik etme ve dilenme suçu’’ bu belirtilen suçlara ilişkin; İstinaf mahkemelerince aleyhinize verilmiş ve kesinleşmiş bir karar varsa, bu paketin yürürlüğe gireceği tarihten itibaren 15 gün içerisinde talep etmeniz haliyle, kararınız temyiz edilebilecek.

Tabi kararınızın temyiz edilmesi ile hükümlülük durumunuzun ne olacağı, size ceza veren mahkemenin takdirine bırakılacaktır. Bununla birlikte infazın ertelenmesi ve durdurulmasına ilişkin bir düzenleme getirilmesi öngörülüyor. Buna göre Bölge Adliye Mahkemesinde incelemelerde ve kovuşturmalarda verilmiş bir karar eğer sanık lehine ise ve bu durum istinaf isteminde bulunmamış olan diğer sanıklara da uygulanabiliyorsa, sanki bu sanıklarında istinaf başvurusunda bulunmuşçasına lehe olan bu kararlardan yararlanması için hükmü veren ilk derece mahkemesinden infazın ertelenmesine veya durdurulmasına ilişkin karar verilmesi istenebilecek. Tabi bu karar verilmeden önce Cumhuriyet Savcısının ve Hükümlünün görüşlerini yazılı olarak bildirmesi istenebilecek.

Paketteki bir diğer önemli düzenleme ise, istinaf mahkemelerinde kesinleşen 5 yılın altında ki cezalara, Yargıtay’da temyiz yolunun açılıyor olması. Buna göre halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit, kanunlara uymamaya tahrik, suç işlemeye tahrik ve suçluyu övme, halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama, Devletin egemenlik alametlerine aşağılama, silahlı örgüt, halkı askerlikten soğutturma suçlarıyla, Terörle Mücadele Yasası’nın 7. Mad. İkinci fıkrasında yer alan suçlarda verilen cezalar, temyiz için Yargıtay’a götürülebilecek.

PAKET AYNI ZAMANDA TUTUKLULUK SÜRELERİNİ DE KISALTMAYI VAAT EDİYOR.

evresinde tutukluluk süresi, Ağır Ceza Mahkemesinin görevine giren işler maksimum 1 yıl, Ağır Ceza haricinde ise 6 ayı geçemeyecek. Ancak Devlete veya Milli Savunmaya karşı işlenen yada terör suçlarında bu süre 18 ayı bulabilecek ve eğer gerekçesi gösterilebilecekse 6 ay uzatılıp toplamda 24 aya çıkarılabilecek.

Tutukluluk süresi ile ilgili şöyle bir istisna var. Eğer kişi fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmamışsa, bu sürelerin yarısı uygulanacak. Eğer 15’den büyük 18 yaşından küçük ise sözünü ettiğimiz sürelerin 4’de 3 uygulanacak. Ayrıca soruşturma veya kovuşturma evresinde mağdur olan kişi dava nakili ve adli tıp işlemleri nedeniyle yerleşim yeri dışında bir yere gitmek zorundaysa, bu süre zarfında yaptığı konaklama, İAŞE ve ulaşım giderlerini Adalet Bakanlığı karşılayacak.

Yine bir başka önemli düzenleme, seri yargılama usulünün getirilecek olması. Buna göre; Hakkın olmayan yere tecavüz, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, gürültüye neden olma, parada sahtecilik, mühür bozma, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan söyleme, kumar oynanması için yer ve imkan sağlama, başkasına ait kimlik belgesi ve kimlik bilgilerinin kullanılması ile birlikte, silahlar ve bıçaklar kanununa aykırı hareket edenler, Orman Kanunu’na muhalefet edenler de seri yargılama usulünden yararlanabilecek.

PEKİ SERİ YARGILAMA USULÜ NASIL İŞLEYECEK?

Soruşturma aşamasında toplanan deliller, eğer suçun işlendiğine eğer kanaat ettiriyorsa, faile suçun itiraf etmesi şartı ile ceza indirimi teklif edilecek. Fail suçunu itiraf ederse ve Hakimde bunu kabul ederse, hemen ceza indirimi hemen infaz indirimi alarak hüküm çok kısa zaman içinde kesinleşmiş olacak. Verilecek ceza ise şu şekilde belirlenecek. Örneğin işlediğiniz suçun cezasının en üst sınırı 6 yıl, en alt sınırı ise 4 yıl. Dolayısı ile bunun ortalaması 5 yıl oluyor. İşte bu 5 yılın yarısını size ceza yaptırımı olarak veriyorlar. Böyle yargılama hem seri şekilde gerçekleştirilmiş oluyor hem de taksirli suçlarda işlenen cezalarda, cezaevinde kalınma süreleri azalacak. Ayrıca mesela mahkeme mazeretsiz olarak mahkemeye katılmazsanız uygulama usulünden vazgeçmiş sayılırsınız.

Ayrıca iştirak halinde işlenmesi ve şüphelilerden birisi bile seri yargılama teklifini kabul etmemesi halinde seri yargılama uygulanmayacaktır. Bir de yaş küçüklüğü ve akıl hastalığı ile sağır ve dilsizlik hallerinde de seri yargılama usulünün yapılmayacağını belirtmek lazım.

Normal duruşmanın haricinde hayatımıza, duruşmasız yani basit yargılama usulünde yerleştirmiş olacak bu paket. Peki bu ne anlama geliyor?

Diyelim ki bir suç işlediniz ve bu suçun cezası ya adli para ya da 2 yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiriyor. Savcı iddianamesini hazırlayıp, Asliye Ceza Mahkemesine sundu ve mahkemede kabul ettikten sonra basit yargılama usulüne karar verilebilecek. Kararın devamında ise, iddianame sanığa ve şikayetçiye tebliğ edilip 15 gün içinde yazılı olarak beyan ve savunmaları bildirmeleri istenecek. Ayrıca tebligatta duruşma yapılmadan hükmüm verilebileceği konusunda da bilgi verilecek.

Tabii bu arada toplanması gereken belgeler ile ilgili kurum ve kuruluşlardan da mahkemece talep edilecek. 15 günlük beyan ve savunma için verilen süre dolduktan sonra mahkeme duruşma yapmadan ve savcının görüşünü almadan hükmünü kurabilecek. Eğer mahkumiyet kararı çıkarsa verilecek ceza yüzde 25 oranında azaltılacak. Çıkan kararı kabul etmek zorunda değilsiniz. İtiraz ettiğinizde hükmü veren mahkeme duruşma yaparak normal bildiğimiz yargılamayı gerçekleştirecek.

YARGI PAKETİNDE ARTIK CUMHURİYET SAVCISINA DAHA ÇOK YETKİ VERİLİYOR!

Üst sınırı 2 yıl veya daha az hapis cezası gerektiren suç varsa ve şüpheler bu konuda dava açılmasının gerekli kalıyorsa da savcı isterse kamu davasının açılmasının beş yıl süreyle erteleyebilecek. Tabii her suç için değil. Uzlaştırma ve ön ödeme kapsamındaki suçlar erteleme kapsamına girmeyecek. Erteleme kararına itiraz hak olacak mı? Elbette suçtan zarar görenin ve şüphelinin itiraz hakkı olacak. Peki erteleme müessesesi herkese uygulanabilecek mi? Hayır!..

Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla, kamu görevlisinin görevi sebebini işlediği veya kamu görevlisine görevinden dolayı işlenen suçlarda, asker olan kişiler tarafından işlenen askeri suçlarda ve kişinin cinsel dokunulmazlığına karşı işlenen suçlarda Savcı Kamu davasına açmayı ertelemez.

Başka bir düzenlemede Cumhuriyet Savcısı veya hâkim tarafından çocuk veya mağdurların ifade ve beyanlarının özel ortamda alınması Gerekiyorsa ya da bunları şüpheli veya sanıkla yüz yüze gelmesinin sakıncalı olabileceği değerlendiriliyorsa, Uzmanlar aracılığıyla özel ortamda beyanlarının alınması. Cinsel istismar mağduru olan çocukların soruşturma evresinde ki beyanları ise bunlara yönelik hizmet veren merkezlerde Cumhuriyet savcısının nezaretinde Uzmanlar aracılığıyla alınacak. Mağdur çocuğun beyan ve görüntüleri kayda alınacak ancak bunun için mağdurun rızası olması gerekecek.

HUKUK MESLEKLERİNE GİRİŞ SINAVI

Avukatlık staj ve noterlik staj başvurularında, Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı’nda başarılı olma şartları aranacak.

İlgili kanunlarda belirtilen şartlara ek olarak; hakim adaylığı sınavına girmek ve avukatlık veya noterlik stajına başlamak için, Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı’nda veya İdari Yargı Ön Sınavı’nda başarılı olmak şartı gerekecek.

Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı’na, hukuk fakültesi mezunları, yabancı bir hukuk fakültesini bitirip denklik belgesi alanlar girebilecek. Sınav yılda en az bir defa yapılacak.

İdari Yargı Ön Sınavı’na, hukuk bilgisine programlarında yeterince yer veren siyasal bilgiler, idari bilimler, iktisat ve maliye alanlarında en az 4 yıllık yükseköğrenim yapmış veya bunlara denkliği kabul edilmiş yabancı öğretim kurumlarından mezun olanlar girebilecek. Sınav, 2 yılda en az bir defa olacak şekilde diğer sınav gibi Adalet Bakanlığı ile imzalanacak protokole göre Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezince yapılacak.

Sınavlar test şeklinde olacak, en az 100 soru yöneltilecek ve 100 puan üzerinden en az 70 puan alanlar başarılı sayılacak.

3 AY İÇİNDE KARARA BAĞLANACAK

Aynı veya farklı bölge idare mahkemesi dairelerince benzer olaylarda verilen kesin nitelikteki kararlar arasındaki aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin gerekçeli istemler, uyuşmazlığın konusuna göre Danıştay İdari veya Vergi Dava Daireleri kurullarınca 3 ay içinde karara bağlanacak. Aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak verilen kararlar kesin nitelikte olacak.

Kanunla hukuk yargılamasında uygulanan ses ve görüntü nakledilmesi yoluyla duruşma yapılmasına dair hükümler, idari yargıda da uygulanacak.

ADAY SAYISININ YÜZDE 20’SİNİ GEÇEMEYECEK

İdari yargı hakim adaylığına hukuk fakültesi mezunu olmayanlar arasından yapılacak atamalarda, alan ve sayı sınırlaması getiriliyor.

Siyasal bilgiler, idari bilimler, iktisat ve maliye alanlarından mezun olanlar, hakim adaylığına atanabilecek. Ancak bu kişilerden atananların sayısı, her dönemde atanacak toplam aday sayısının yüzde 20’sini geçemeyecek.

Hukuk fakültesi mezunlarının Adli veya İdari Yargı Hakim Adaylığı Yazılı Yarışma Sınavı’na girebilmeleri için Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı’nda; hukuk fakültesi mezunu olmayanların İdari Yargı Hakim Adaylığı Yazılı Yarışma Sınavı’na girebilmeleri için İdari Yargı Ön Sınavı’nda başarılı olmaları gerekecek.

Adli yargı hakim adaylığı yazılı yarışma sınavı alan bilgisi konuları arasında iş hukuku da yer alacak.

MÜLAKAT KURULU 7 ÜYEDEN OLUŞACAK

Mülakat Kurulunun üye sayısı 5’ten 7’ye çıkarılacak, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Sekreteri ile Türkiye Adalet Akademisi Danışma Kurulundan bir üye de kurulda bulunacak.

Türkiye Adalet Akademisi Danışma Kurulunda; Yargıtay veya Danıştay mensubunun birden fazla olması halinde bu kişiler arasından, Yargıtay veya Danıştay mensubu bulunmaması halinde kurulda görev yapan hakim ve savcılar arasından her sınav için Danışma Kurulunca, üye tam sayısının salt çoğunluğunun gizli oyuyla, sınavın türüne göre bir asıl üye Mülakat Kuruluna seçilecek.

Kanun, Türkiye Adalet Akademisinde ders verenlere ödenecek ders ücretlerini de düzenliyor. Akademiye öğretim elemanı olarak atanan veya görevlendirilen hakim ve savcılar ile Yükseköğretim Kanunu hükümlerine göre akademide görevlendirilen öğretim elemanlarına haftalık 10 ders saatini aşan kısım için ders ücreti ödenecek.

Akademide ders vermekle görevlendirilen Yargıtay ve Danıştay üyeleri, hakim, savcılar, avukatlar, noterler ve alanında uzman kişiler, verdikleri her ders için ders ücreti alacak.

Akademide ders verenlerden üniversite öğretim elemanı olmayanlar bakımından birinci derecede olanlar için profesörlere, ikinci derecede olanlar için doçentlere, üç veya daha aşağı derecede olanlar ile kamu görevlisi olmayanlar için öğretim görevlilerine, Yükseköğretim Personel Kanunu’na göre ödenen kadar ders ücreti ödenecek.

Üniversite öğretim elemanlarının akademide ders vermesini sağlamak amacıyla bu kişilere Yükseköğretim Personel Kanunu’na göre ödenenin bir kat fazlası ders ücreti ödenmesi de öngörülüyor.

Terörle Mücadele Kanunu’na yapılan eklemeyle, haber verme sınırlarını aşmayan veya eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmayacak.

Kanunla, uzmanların aile mahkemesi bünyesine atanmaları usulünden vazgeçiliyor, adliyelerde kurulacak müdürlükler bünyesine alınıyor. Aile mahkemelerinde, Adalet Bakanlığınca adliyelerde görevlendirilen psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacılardan yararlanılacak.