'Katiplikte 7 Kez Mülakata Girdim, Hepsinde Elediler'

Kamu personeli alımlarındaki mülakat uygulamasından mağdur olanları kamupersoneli.net olarak haber yapmayı sürdürüyoruz.

Kamu personeli alımlarındaki mülakat uygulamasından mağdur olanları kamupersoneli.net olarak haber yapmayı sürdürüyoruz. Bir İİBF mezunu, 7 kez katiplik mülakatına girdiğini, uygulama sınavlarını geçtiği halde mülakatlarda elendiğini anlatmaktadır.

Önce sitemize gelen yazıyı aynen aktarıp sonra değerlendirmelerde bulunacağız.

“Emeklerim iki üç dakikada tanınabilecek kadar az değil”

“Benim 2014’de başladı bu her gün dua ettiğim yolum. Ve duanın ötesine bir an olsun geçemedim. Hazırlanırken bir yıl her şeyden koparım, saklanırım, sadece ders çalışırım ve sonunda hayallerim umutlarım gerçek olur dedim ve başladım. Yorucuydu fakat umut doluydu her defasında daha da yaklaştığımı sanıyordum. Bu arada akrabalar, arkadaşlar ne olacaksın sen dediğinde bir İİBF'li olarak uzun açıklamalar yapmak istemiyor sadece memur olmak istiyorum diyordum çünkü adı yoktu, ben şunu okudum, ben bu olacağım yoktu oysa sadece 18 yaşında verdiğim bir karardı. Bu bölümü okurken çok emek vermiştim, alan kitapları daha da korkutmuştu gözümü.  Yılmadım okudum, sonra sınav günü geldi ve hüsran soruları gördüğüm zaman başladı sanki kitaplar yazmamıştı hiç o güne kadar o bilgileri.

Çok üzüldüm puanım isteğim gibi gelmez işe yaramaz diyerek özel sektörü denedim, bir şeyler yapmak için çırpınıyordum, bu aşamada yine bir sürü akıl bir sürü konuşma o bölümü okumasaydın boşa mı gidecek dört yıl … Geri alamazdım zamanı, bu sözler neden söylenir ki zaten üzgünüm ama hiçbir şey belli etmeden güçlü gibi davranmaya devam ettim, sonra açıklandı ve başvuru yapabileceğim mülakata kalabileceğim bir puanım vardı.

Sonra P3 puanım iyi olduğunu düşünerek onunla ne yapabilirim diye araştırdım, işte asıl hüsran orada başladı her sıralamaya girebileceğim bir meslek bulmuştum,  mülakatlarına kalmak için on parmak öğrenmem ve kendimi geliştirmem gerekiyordu.  Alanla uğraşıp sonrasında sadece parmaklarımı oynatmak düşünmeden çalışmak bana kolay göründü başlarda,  60 kelime yazarken kısa zamanda 100 150 sonra 180 gibi kelimeleri gördüm tabi,  bunlar sınav için gerekli olan üç dakika içinde yazılması gereken kelimelerdi. Bir umut doldu,  çok iyiydim,  bu konuda yeteneklisin,  işte buldun bu sefer diyordum.  İlk sınavıma girdim ve klavyeyi geçtim sonra mülakata kaldım,  kalınca olacak sandım.  İlk mülakat için hazırlandım,  tekrar ders çalıştım, kıyafet ayarladım,  o gün her şeyle bir bayrama hazırlanır gibi hazırlandım, iki dirhem bir çekirdektim.  Mülakat günü soruları bildim, alakasız sorulardı meslekle. Ben de her şeyle alakasızdı ama tepki ölçmek amaçlıdır diye düşündüm,  diksiyon önemlidir dedim. Bu konularda da bir güven vardı kendime.

Sonuç üç ay sonra açıklandı ne kadar uzun bir süre değil mi çünkü yarışan, değişen çıkarlar vardı. Ben ilk mülakatımdan elendim çok üzüldüm ama derece yaparsam beni kesin alırlar dedim ve daha çok yazdım bu kez şehir dışında girdim ve gerçekten de hedeflediğim gibi derece yaptım,  ilk üçte idim,  12 saatlik bir yolu işimden zar zor izin alarak gittim geldim ve sabahında işe geldim çünkü izin yoktu.  24 saat yolculuk öncesi ve sonrası iş...  Bütün gün ayakta kalmakla geçti,  umutluydum. Başvurular için izin al, klavye için izin al, mülakat için izin al o kadar zordu ki mülakatta sorulan soruları bilmiştim,  herkes zaten ilk üçtesin alınırsın dedi ve sonuçlar açıklandı bana ve birinciye 42 verip elemişler çünkü bir üstünü verseler biz barajı geçiyor ve kazananlardan oluyoruz ancak elemek için 42 gerekli. Sonra bir umuttur,  hırstır devam ettim böyle yedi mülakat geçti sadece katiplik için olan. Bunların dışında alan için olanlar da var.

Anlamıştım arada birileri olmadan bu iş olmuyordu ve herkesin bir tanıdığı vardı,  benim olmamasına şaşırıyordum,  gerçekten yoktu.  Bu sebeple ben 2014’te gerçekleştirebileceğim hayallerime 2017’de hala ulaşamamıştım ama denemekten başka çarem de yoktu işimden ayrıldım. Sınav sırasında tanıştıklarımla görüşüyordum onlar benden daha az yazıyorlar,  KPSS puanları daha düşük ve lise, önlisans mezunları idi ama alınıyorlardı ve benim halime üzülüyorlardı. Hatta kıyafeti mülakat için hiç uygun olmayan kızın ismini açıklanan listede asillerin arasında görünce çok üzülmüştüm. Ne kadar basit kalıyor kelimeler bazen, ya ben bilmiyorum ifade edebilecek kelimeleri ya da gerçekten yetersiz yaşanan duygulara "üzülmüştüm". Artık üzülmüyor muyum "kahroluyorum". 27 yaşında ve heveslerini kaybetmiş monoton bir hayat için her şeyini verecek durumdayım ve bu çırpınışa herkes seyirci,  o koca koca koltuklarında kaybolan koca adamlar iki üç dakikada beni tanımayı bekliyorlar. Benim yaşadıklarım,  emeklerim iki üç dakikada tanınabilecek kadar az değil. Ve artık kendimde ben yapamadım neden sorusunun cevabını aramıyorum,  onlar hak eden insanları alamayacak kadar güçsüz ve çünkü onlar da hak etmeden gelenlerden...”

Kamupersoneli.net Değerlendirmesi:

Zabıt Katibi alımında sıralamaya girmek ve uygulama sınavını geçmek büyük bir başarıdır ancak nihai aşamada işe alımları mülakatlar belirlemektedir. Mülakat mantığında da genel bir eleme yerine özel bir seçme vardır. Güvenlik soruşturmasından kaynaklı bir aday eleniyorsa buna bir itirazımız olamaz, uygulama sınavını geçememişse zaten elenecektir. Bir aday mülakata girip sorulan soruları da cevaplandırıp eleniyorsa orada oturup düşünmek lazım. Mülakattaki soruları bilemediği için elenmişse yine itiraz edilemez ama mülakattaki soruları cevaplamışsa bu adaylar daha ne yapsın.

Zeki KARA ([email protected]) / Kamupersoneli.net - ÖZEL HABER

Kamu Personeli - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme