Sözleşmeli Öğretmenlikte Sözlü Sınav Bir Zorunluluk Değil

Milli Eğitim Bakanının değişmesiyle birlikte öğretmen atamalarında da değişikliğe gidilerek sözleşmeli öğretmenliğe tekrar dönüş yapılmaktadır.Sözleşmeli öğretmenlikle birlikte sözlü sınav meselesi öğretmenlerin de artık gündemine girmiş durumdadır.

Milli Eğitim Bakanının değişmesiyle birlikte öğretmen atamalarında da değişikliğe gidilerek sözleşmeli öğretmenliğe tekrar dönüş yapılmaktadır. Sözleşmeli öğretmenlikle birlikte sözlü sınav meselesi öğretmenlerin de artık gündemine girmiş durumdadır. Yaşanan gelişmeleri sitemiz yazarlarından Eğitimci-Yazar Zeki KARA, 4 madde halinde şu şekilde özetledi ve değerlendirdi.

1) 2016 Eylül Dönemi Ataması

MEB’in il dışı ve özür grubu tayinlerinden sonra bazı bölgelerde dar anlamda bazı okullarda öğretmen açığı olacaktır. Dolayısıyla Eylül döneminde öğretmen alımı yapılması kaçınılmazdır. Hatta emekli olan öğretmenlerin yerini de doldurmak gerekir. Eski Bakan Nabi AVCI, 2016 Şubat atamalarında önce kontenjanlarının bir kısmını yaz döneminde kullanacaklarını açıklamıştı. Bir anlamda Bakanımız bir söz vermiş oldu. 2016 KPSS puanını kullanacak öğretmen adaylarını Şubat’a kadar bekletmek ve bir dönem boyunca ücretli öğretmenlik yaptırtmak doğru olmayacaktır. En az 10-15 binlik bir atamayla Eylül dönemi öğretmen ataması sorunu çözülmüş olacaktır.

2) Sözleşmeli Öğretmenlik

MEB, aslında istemeye istemeye tekrar sözleşmeli öğretmenliğe dönmüş durumda. Bu uygulama belli bölge ve iller için düşünülmüş bir sistemdir. Sebebi de Doğu ve Güneydoğu’daki öğretmenlerin özür grubundan tayin istemeleri. Evet, o bölgede öğretmeni tutmak lazım. Bunun da bir çözümü olmalıdır. Başlangıçta 5+3 yıl açıklanan çalışma süreleri 3+2 yıl şeklinde esnetildi. Doğu’da öğretmeni tutmak için sözleşmeli model doğru bir uygulamayla birlikte sözleşmeli öğretmenleri, kadrolu öğretmenlikten daha cazip hale getirmek de faydalı olacaktır. Yani öğretmen sözleşmeli, Doğu’da olduğu ve belli bir süre tayin istemeyeceği için kadrolu öğretmenden daha fazla maaş almalıdır. Sözleşmeli öğretmene ek ödeme, tazminat şeklinde ekstra bir ödeme yapılmalıdır.

3) Sözleşmeli Atamaya Sözlü Sınav Şartı

Sözlü sınav (mülakat) denilince aklımıza direkt olarak referans, halk tabiriyle torpil gelmektedir. Diğer kurumların personel alımlarında da mülakat deneyimleri vardır. MEB, sözleşmeli öğretmenlikle birlikte sözlü sınavı da getirmek istemektedir. KPSS + Alan Sınavı, aday öğretmenlik, performans değerlendirme derken bir de mülakatın getirilmesi doğru değildir. Öğretmen alırken güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılsın, heyet raporu istenilsin ama mülakat yapılmasın. Mülakatın kaderini referans belirlemektedir. MEB, mülakatla zaman kaybetmemelidir.

4) Aday Öğretmenlik ve Performans Değerlendirme

Öğretmenlerin adaylık süreciyle ilgili son birkaç yılda birden fazla değişiklik yapıldı. En son yapılan uygulamada atanan öğretmenler görev yerlerinde değil de istediği şehir ve okullarda danışman öğretmenle birlikte bir adaylık dönemi geçirmişti. MEB, bu uygulamanın sonuçlarını elbette değerlendirecektir ama kamupersoneli.net olarak tavsiyemiz ücretli ve sözleşmeli öğretmenlik uygulamasının varlığı yüzünden aday öğretmenlik sistemi tekrar ele alınmalıdır. Yine eskiden olduğu gibi seminer sistemine dönülmesi faydalı olabilir. Öğretmenlerin performanslarının ölçülmesi de faydalıdır ancak okul müdürlerinin değerlendirme yaparken objektif şekilde bir puanlama yapması faydalı olacaktır. Okul müdürlerinin değerlendirmesi, bir rehberlik etme olarak düşünülmelidir.

Özetle; Sözleşmeli öğretmenlik bir zorunluluk sonucu getirilmekle birlikte sözlü sınav uygulamasının bir zorunluluğu yoktur. Yasa tasarısının Genel Kurul’da görüşülmesi sırasında uzlaşı içinde sözleşmeli öğretmenliğe getirilmek istenen sözlü sınav maddesi iptal edilmelidir.

Özel Haber

Kamu Personeli - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme